Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32
Abazan Liseliye Kıyak ( İkinci Bölüm )
Otostop yapan abazan ve bakir, 15 yaşındaki bir liseli oğlana nasıl kıyak yaptığımı, güzel sikini emip sonra da evine bıraktığımı hatırlayacaksınız. (Hikaye18’e 14 Ekim 2012’de postaladım).
O gece tatlı oğlanın hayaliyle uyuklarken telefonum çaldı. Arayan oydu. “Bugün için teşekkür etmek istedim bir de hoşuna gider belki diye sana bir hediyem var” dedi. “Çok sevindim aramana dostum. Asıl ben sana teşekkür ederim hediyeye gerek yoktu” dedim. “Olsun bana email adresini ver sanırım hoşuna gidicek bu” diye ısrar etti gülerek.
“Peki tamam o zaman; adresim [email protected] ” dedim.
Telefonu kapatıp emailimi açtım. Birkaç dakika sonra bir email geldi, baktım ekinde birkaç resim var. Tıklamamla gözlerim faltaşı gibi açıldı ve bir kahkaha patlattım. Tatlı yavru güzel sikinin resimlerini çekip göndermiş! Bayıldım tabii. En son resim de içimi iyice hoplattı çünkü pamuk gibi götünün resmini çekmişti. Birazdan aradı “Nasıl, beğendin mi?” diye sordu muzipçe. “Hayatımda aldığım en güzel hediyeydi” dedim gülerek. “Sonuncusu da popomu çok beğenmiştin o bakımdan yani” dedi, “ama onu vericeğimi sanma” dedi şakayla karışık bir tonda. “Merak etme, senin istemediğin hiçbirşey olmaz aramızda” diye onu rahatlattım.
“Benimki yine kalkık şu anda, seninki?” diye sordu. “e bu resimleri görüp de kalkmamış olması mümkün mü?” dedim, güldük. “Beraber çekelim mi?” dedi. “Hmmm telefon seks ha, peki olur, hadi bakalım” dedim.
“Donumu indiriyorum”
“Ben de.”
“Off sikim taş gibi elime alıyorum abi. Sen de aldın mı?
“evet Gürkancım, benimki de azdı, keşke burda olsaydın şimdi o nefis taşaklarını öpüp koklardım” dedim bir yandan söz konusu taşakların ekranımdaki resmine bakarken.
“Ahhh Ömer abi, başka ne yapardın?”
“Tatlı sikini öper, sonra altını, üstünü, başını bir yalardım”
“Ohhhh, çok güzel, dayanamıycam abi”
“Akıt yavrum, akıt ağzıma, emdim sikinin başını”
“Aaaahhhh, ooohhh, aahhh akıttım ağzına abi, akıtıyorum ohh”
“Ohhh güzel oğlanım benim akıt ağzıma, aahh ben de geliyorum, oohhh”
Derin nefeslermizden başka bir ses olmadan geçen 1-2 dakika sonunda “abi dayanamadım hemen geldim yaa” dedi ve ikimiz de gülmeye başladık “ben de güzelim ben de”. Ellerimiz, üstümüz başımız döl içinde biraz gevezelik ettikten sonra yarın okul olmayacağı için bana daha uzun süre gelebileceğini söyledi anlaştık.
Ertesi gün evinin yakınında anlaştığımız saatte onu almaya gittiğimde o bekliyordu bile. Üzerinde bir eşofman ve tişört vardı. Arabaya girdi, oturdu ve beni yanağımdan öptü. İkimizin de çok mutlu olduğu açıktı. Yolda giderken akşamki telefon maceramızdan, bana gönderdiği resimlerden bahsettik. Baktım yine arada çükünü düzeltiyor, “seninki azgın yine galiba” diyerek bir de ben avuçladım hafifçe. Beklemediği için bir irkildi, sonra güldü ve “abi diyorum sana o hep azgın” dedi. Bir sessizlik oldu, ben de bu arada trafiğe dikkat ediyorum. Baktım yavrum elimi tutmuş bacaklarının arasına doğru götürüyor, bıraktım istediği gibi takılsın. Pantalonunun üstünden kazık sikini hissetmeyi beklerken bir anda şaşkına döndüm. Elim çıplak, taş gibi sikiyle temas edince bu kıkırdamaya başladı. “Vay namussuz” deyip tatlı yarağını okşamaya, sıvazlamaya başladım. Bereket otomatik vites arabam var!
Eve zor geldik sizin anlıyacağınız. Alt katta, salona geçtik, bir müzik açtım, daha erken olduğu için sadece buzlu çay içtik ve muhabbete başladık. Ben bu arada ellerimi ondan alamıyorum ama. Beni şimdiden o kadar kendine bağlamıştı ki güzelim, elim sürekli omzunda, bacağında, arada bir göbeğinde. Çok şeyden muhabbet ettik. Onu dinlemek çok hoşuma gidiyordu. Bir ara yanağına hafif bir öpücük kondurdum, canım benim diyerek. O da beni öptü yanağımdan. Ben kendimi alamadım, bir öpücük daha vermek için yanağına uzandım ama o da aynı anda uzanınca dudaklarımız birbirine biraz yaklaştı. Böyle yumuşak tüysüz bir yanak ve mis kokulu dudaklara bu kadar yakın olmak benim kalp atışlarımı hızlandırmıştı. Onun da yüzü ciddileşmiş, sessizleşmişti. Bir üçüncü öpücük, daha da yumuşak ama dudaklar daha da yakın, derken dördüncü öpücük belli belirsiz bir öpüş ama dudaklarımız birbirini tamamlarcasına üstüste. Durduk. Göz göze bir kez daha dudaklarımızı hafifçe dokundurduk. O an, bu oğlanın bu kadar “gay” bir harekete tepki vereceğinden, bana kızacağından çekinmeme rağmen, riske girmeye ve dudaklarımı çekmemeye ve hafif aralamaya karar verdim. O da kaçmadı, ama gözlerini daha da geniş açarak bana baktı. Aralık dudaklarımızdan birbirimizin nefesini soluyor, ben onun üst dudağını çok hafifçe emerken o da alt dudağımı emmenin nasıl birşey olduğunu hissediyordu.
“Öpüşmek böyle birşey mi?” dedi. “Devamı da var” dedim fısıldar gibi ve dilimi mis dudaklarının arasından içeri soktum. Onun tatlı diliyle karşılaşınca hayatımın en yumuşak, en tatlı, en ürpertici öpüşmesini yaşamaya başladım. İnce bir inilti duyuldu. Ses benden mi çıktı ondan mı bilemiyorum. Abartmadan, onun ilk öpüşmesi olduğunu unutmadan, olağanüstü nazik bir şekilde öpüşmeye bir süre devam ettik. Durunca bana kritik bir şey sordu. “Abicim, kızlarla erkekler böyle öpüşürler ama biz ikimiz de erkeğiz?” Bu noktada onu rahatlatmam gerekiyordu.
“Evet Gürkan’cım haklısın. Ama aslında birbirini seven herkes böyle öpüşebilir. Hem sen şu anda öğreniyorsun, farklı şeyler deniyorsun. Bence bunları kafaya takma, zevk aldığın şeyi yap, almadığını yapma. Benimleyken istemediğin hiçbirşeyi yapmak zorunda değilsin. Ama istediklerini de özgürce yapabilirsin çünkü bunlar buradan dışarıya çıkmayacak” dedim.
Biraz durdu, düşündü ve “Ömer abi, ben gey mi oluyorum şimdi?” dedi.
“Hayır hayır Gürkan’cım. Senin yaşında insanlar farklı şeyleri denerler ve böylece hayatı öğrenirler. Sen de şu an bunları yapıyorsun diye gey olmazsın. Üstelik gey olunmaz, gey doğulur. Eğer erkekleri kızlara tercih ettiğine karar verirsen gey olduğunu düşünebilirsin ki bunda kötü birşey yok. Ama daha kızlarla hiç olmadın. Olduğun zaman karar verirsin. Şimdi bunlara endişelenmene hiç gerek yok. Keyfine bak, kızlara hazırlık yap” dedim gülerek. Bana bir sarılarak dudaklarıma yöneldi, “öpüşmek çok güzelmiş” dedi ve dudaklarımız birleşti. Durunca “Ama ben yine de çok şey denemeye hazır olduğumu sanmıyorum. Sonuçta ben gey değilim. O yüzden sana fazla karşılık veremeyebilirim. Örneğin ağzıma almak istemiyorum sanırım” dedi. “Hiç merak etme güzelim. İstemediğin hiçbirşeyi yapma. Ben sana zevk vermekten acaip mutlu oluyorum” dedim.
“Peki sen gey misin Ömer abi?” Hmmm, soruya bak!
“Biraz karışık Gürkan’cım. Kadınlarla da beraber oldum erkeklerle de. Ama en çok senin gibi genç oğlanları seviyorum. Onlara zevk vermek için herşeyi yapmaya hazırım” dedim. Gülümsedi, düşündü, “herşeyi ha” dedi muzipçe. O kadar tatlıydı ki, üstüne atlayıp gıdıklamaya, göbeğini öperken sikini avuçlamaya başladım. Yine kahkahalarla gülmeye başladık. Kritik konuşmayı atlatmıştık. Benimle oynaması için gey olmasının gerekmediğini anlaması iyi olmuştu. Bu rahatlıkla hemen eşofmanını, ardından donunu indirdim ve derin derin nefes alarak sik ve taşaklarının güzel kokusunu içime çektim. Yıkanıp gelmişti yavrum herhalde. Tertemiz kokuyordu. Onu hiç bekletmeden taşaklarını yalamaya başladım, ordan sikinin başına bir dil banyosu yaptım. Kahkahaları inlemelere dönüştü. 13 santim boyunda ve 4cm civarı kalınlığı olan 15 yaşındaki ergen oğlan yarağını zevkle emmeye başladım. Bu sefer tecrübeliydi tabi. “Oohhh” diye inlerken iki elini başıma koyup hafifçe bastırıyor, arada başımı okşayıp, “abicim, oh abicim, harika yapıyorsun” diyordu. Taş gibi olan siki kısa süre içinde inanılmaz şekilde daha da sertleşmeye başlayınca durup, tekrar taşaklarını yalamaya başladım. Bacaklarını kaldırıp bacak aralarını yalayıp emerek devam ettim. Yavru ne yapacağını bilemiyor, inliyor, gıdıklanıyor, başını iki yana sallıyordu. Bacakları havadayken taşaklarının altına, güzel deliğiyle taşakları arasındaki çizgiye dil attım. Buraya perinium deniyor. Gözleri faltaşı gibi açılıp gözlerime baktı. Ben de bu daha birşey değil der gibi gülümseyerek o bölgeyi yalayıp emmeye devam ettim.
“Abi sen de soyunsana” dedi bir anda. Başımı bacaklarının arasından kaldırıp ona baktım. “Merak ediyorum bir görmek istiyorum seninkini” dedi. Ortamı neşelendirmek için karşısına geçip donla kalıncaya kadar striptiz yaptım. Hala çalan müziğe de dans ediyordum. Bu bayıldı tabi. Kıkır kıkır gülüyor, boşta kalan siki de arada bir istemsiz bir şekilde zıplıyordu. Donla kalınca, yanına geldim. Onu kanepede doğrulttum ve “istersen bunu da sen indir, merak ediyorsun madem” dedim gülümseyerek. Benim yarak hayatında hiç bu kadar kalkmamış gibi, tam ileriyi, onun yüzünü gösteriyor, penye boxer şortumda azgın bir çadır yapıyordu. Utangaç bir şekilde güldü, donumun lastiğini tuttu ve usulca indirmeye başladı. Tabi sikimden kurtarabilmek için don lasiğini iyice açması gerekti orta yerde. Bunu yaparken istemeden elinin tersi sikime değdi ve “ay!” dedi sanki kızmış gibi, ama ağzı kulaklarında gülüyor hala. Sikim kurtulup boş kalınca bir yaylandı ve bir oğlanın elleriyle taş gibi sikimin ortaya çıkmasından duyduğum azgınlıkla bir sertleşip tam yavrumun yüzünü gösterdi.
“Off ne büyük” dedi. Aslında canlı olarak bir yetişkin yarağını ilk kez görüyor olmasından olacak, abartmıştı tabii. Hikayelerde nedense herkesin siki 19-20 cm oluyor. Ama benimki gayet iyi bir 15 cm.
“Yok canım, çok büyük değil, ortalama. Seninki de daha büyümeye devam ediyor. Yakında bunu geçerse şaşma. Aslına bakarsan Türkiye’de birçok erkek seninki kadar siki olsa öpüp başına koyar” dedim, bu sözlerdeki çift anlama güldük. “Senin sikin de gayet iyi” dedim. Bu işaret parmağının ucuyla sanki uyuyan bir hayvanı dürtüyormuş gibi sikimi bir iteledi. Benimki ondan daha kalın tabii, 5cm falan çapında. Kendi ağırlığıyla bir yaylandı, sonra da azgınlıkla bir zonklayıp diklendi. Katıla katıla güldü benim çocuk, ve evin içinde “imdat sapık var” diye bağırarak kaçmaya başladı, medivenlerden çıkıp yatak odama girdi ve yatağa atlayıp yuvarlandı, ben de peşine. İlk kez çırılıplak kaldık ikimiz de, ve gıdıklama saldırısı, boğuşma derken her yerimiz değdi. Yan yatarak yüzyüze gelince elimi güzel, tüysüz taşaklarına atıp dudaklarına yöneldim. Dudaklarını aralayarak kısık gözlerle beni kabul etti. Yumuşakça öpüşürken birden mutlulukla birşey hissettim. Eliyle sikimi tutmuş yumuşakça ileri geri okşuyordu. Ben de onun sikini tutup karşılık verdim ve daha da ateşli bir şekilde öpüşmeye başladım. Hissettiği duygu yüklemesiyle kendini kaybetmiş olacak sikimi daha da hızla sıvazlamaya başladı. Harika sevişiyorduk tatlı yavruyla. Sikinin fazla zonklamaya başladığını hissedince durdum. Bu sefer uzatmak istiyordum. O ise kesmedi sikimi sıvazlamayı. Aşağı baktı, merak içinde inceliyormuş gibi, ve “ilginç bir duyguymuş başkasınınkini tutmak” dedi, “kendim 31 çekiyormuşum gibi ama daha seksi” dedi. Ben de bir başkasının sikini tutmaktan çok zevk aldığımı anlattım. Biraz öyle seyrettik onun bana yumuşakça 31 çekmesini. Arada bir biraz daha sıkı tutup hızla asılıyor, benim inlemelerime ve başımı iki yana sallayıp bağırmama gülüyor, ilk defa bir yetişkin üzerinde böyle bir güç sahibi olmanın keyfini yaşıyordu. Bir ara patlıycak gibi oldum ve bunun elini çektim. “Ne oldu, yanlış mı yaptım” dedi. “Yok güzelim aksine, az daha fışkırtıyodum” dedim, güldü. “Şimdi sıra senin” dedim ve bacaklarının arasına yatarak bütün numaralarımı kullanıp taşaklarına ve sikine bolca zevk vermeye başladım. Bacaklarını kaldırıp periniumunu yalayınca bu sefer şaşırmadı ve bacaklarını alttan tutup kendine doğru çekti yalamaya devam edeyim diye.
Ahh o güzel götü… bir yıldız gibi, mis kokulu küçük bir narin çiçek gibi çıktı ortaya tatlı deliği. Tüysüz götünün arasına hiç beklemeden daldım dilimle. Yattığı yerden kafasını hızla kaldırıp bana baktı, “Ömer abi napıyosun, aaahhhhhhh” dedi. “keyfine bak yavrum” dedim ve aşkla, hırsla, inleyerek yalamaya devam ettim. Tekrar yukarı çıkınca pelte gibi bacaklarını bıraktı ve kazık gibi olmuş sikini kendimden geçmiş vaziyette emişimi izledi. Arada karnı kasılıp sertleşiyor, ellerini başıma bastırıp sikinin çıkmasına engel oluyordu. Bir ara taşaklarını yalamak için sikini bırakayım dedim, izin vermedi. Bir eliyle başımı tutup çekerken diğer eliyle sikine üstten bastırıp ağzıma hizalamaya çalıştı ve soktu. Gülümseyerek azgın oğlanın sikini emmeye devam ettim. Taş gibi siki artık zonkluyordu. Son yakındı. Azmış oğlanımı rahatlatmaya karar verdim ve çabalarıma güç verdim. Birazdan iki eliyle başımı kaçmama engel olmak ister gibi tutup bastırdı ve “aahhhhh geliyor abiiiim” diye bağırdı. Benim bir yere kaçmaya niyetim yoktu tabii. Tatlı oğlan sütünü buldum mu kaçırmam. Ağzımın içine fışkıran sütleri yutmadan emmeye devam ettim ve tıpkı ilk sefer olduğu gibi sonuna kadar sikini öylece ağzımda tuttum. Sikinin ağzımdaki zıplamaları bitince ağzımdan çıkardım ve biriktirdiğim sütleri yavaşça, ağzımda dolaştırarak yuttum. Yine beni seyrediyor, başımı daha gevşek de olsa elleri arasında tutmaya devam ediyordu. Ağzımdan sızmış bir iki damla süt sikinin altından taşaklarına kadar inmişti. Onları da yaladım. Taşaklarını temizlemek bahanesiyle bol bol yaladım, emdim.
Biraz öyle durduk. Ben başımı bacaklarından birinin iç tarafına yasladım, beyaz taşaklarını, yorgun düşmüş sikini bir rüyadaymışım gibi seyrettim. Onun elleri de başımda duruyordu. Arada bir başımı hafifçe okşuyor, beni inanılmaz mutlu ediyordu. Dakikalar süren sessizliği o bozdu: “oramı yalamaktan iğrenmedin mi?”.
“Tatlı poponu kastediyorsan, hayır. Bir defa sen tertemiz yıkanmıştın. Mis gibi kokuyordu. Ayrıca sen o kadar tatlısın ki hiçbir yerinden iğrenmem senin. Sana öyle zevk vermek benim için o an en önemli şeydi” dedim.
“Bir insanın poposundan öyle zevk alabileceğini hiç bilmezdim” dedi.
“Daha hiçbirşey görmedin dostum” dedim gülerek.
“Okulda çocuklar bazen göt sikmekten bahsediyor, onu mu diyosun” dedi şaşkınlıkla.
“Evet Gürkan’cım. İnsanların göt deliklerinde zevk veren sinir uçları var. O yüzden oraya birşey girip çıktığında zevkli olabiliyor. Üstelik erkeklerde prostat denilen bir organ var. Deliğin içinden prostata dokunulduğunda acaip zevk veriyor. Hatta oraya dokunarak hiç sikini ellemeden akıtmak mümkün olabiliyor.”
“Vay canına, bunarı hiç bilmezdim. Peki sen hiç yaptın mı abi”
“Evet dostum, yaptım” dedim. Bir düşündü…
“Hangisini yaptın? Sen mi siktin yoksa seni mi…” dedi utancından tamamlayamadı.
“İkisini de yaptım” dedim. Yine düşüncelere daldı. Siki sanki yine canlanmış gibiydi.
“Ne o” dedim gülerek, “aklında birşey mi var?”
“Eeeee, şey.. sikmek nasıl oluyor çok merak ediyorum da” dedi kızararak.
“Eeee, sonra” dedim alaycılıkla. Açıkça söylesin istiyordum.
“Anla işte abi, seni s.. yapabilir miyim” dedi kızararak.
“Vay, azgın bir canavar yarattım ben!” dedim. “Senin o tatlı sikini içimde hissetmek çok zevkli olacak yavrum benim.”
“Ciddi misin abi! Süpersin ya süper!” diye bağırdı ve bana sarılıp dudaklarıma yapıştı. Yine kazık gibi olmuş sikiyle benim hiç inmeyen yarağım göbeklerimizin arasında sıkışıp bibirlerine sürtünüyorlardı. Öpüşürken sikiyormuş gibi birbirimize sürtmeye başlamıştık. Bir an öpüşmeyi kesti, sikime baktı, çabucak eğilip sikimin başına bir öpücük kondurdu. Sonra şaşkın gözlerime bakıp “sanırım sana borcum var” dedi. “Bana hiçbir borcun yok güzelim. İstemediğin şeyi yapmana gerek yok” dedim. “Eğer seni sikeceksem hiç olmazsa sana da zek vermek istiyorum” dedi.
Seninle olmak bana yeterince zevk zaten ama aslında çok hoşuma gitti bu,” dedim, “çünkü zevkin karşılıklı olduğunu anlıyorsun, sikip bırakmak değil de karşındakine de zevk vermenin önemini kavrıyorsun, aferin sana”.
Gururla gülümsedi, sonra hiç bekletmeden, biraz acemilikle, yarağımı yarısına kadar ağzına soktu. Ben “Offffff” diye inlerken hızla emmeye başladı. İlk defası olduğu için yavaşça, zevk alarak değil de biraz telaşla yapıyordu. Yine de hayatımda aldığım en güzel zevklerden biriydi bu güzel oğlanın ağzında olmak. Tüysüz yüzü, emen pembe dudakları, bana tarifi imkansız anlar yaşatıyordu. Onu cesaretlendirici şeyler söyleyerek, inleyerek seyrettim yarağımı yemesini. Ama kısa süre sonra bu müthiş zevk fazla geldi bana. Onu durdurdum. “Kötü müydü?” dedi. “Hayır yavrum harikaydı, ama akıtmak istemedim. Sen beni sikerken gelmek istiyorum” dedim. Gülümsedi. Yanıma uzandı.
Kalktım, banyodan bu işler için Avrupa’dan aldığım jeli getirdim. O ilgiyle izlerken tatlı yarağına sürdüm. Siki taş gibiydi biraz daha devam etsem akıtıcaktı. Jelden biraz da götüme sürdüm. Sırt üstü yatıp bacaklarımı kaldırdım. Hemen anladı ve parlayan gözlerle bacaklarımın arasına dizlerinin üstünde geldi. Bacaklarımı omzuna koydum, sikini tutup hedefe getirdim. Sikinin başını deliğimde hissedince ikimiz de zevkle inledik. Yavrum şaşkınlıkla izlerken ona yavaşça sokmasını söyledim. Yavaş yavaş, benim canımı yakmamaya dikkat ederek ama emin adımlarla soktu sikini. Kısa süre içinde dibine kadar sokmuş, taşaklarını götüme oturtmuştu. Alışmam için biraz öyle beklemesini söyledim. Genç siki yine de bayağı oturmuştu götüme. Deliğim biraz gevşeyince yavrumun pamuk götünü iki elimle avuçlayıp “hadi sik beni aslanım” dedim.
Son derece doğal hareketlerle, sanki hayatı boyunca sikmiş gibi ellerimdeki 15 yaşındaki beyaz götünü kasarak sikmeye başladı beni. Birazdan iyice azıp sadece götünü kasarak değil belden aşağısını ileri geri hareket ettirerek götüme çatır çatır vurmaya, taşakları götüme vurdukça şap şap ses çıkarmaya başladı. Doğal bir yetenek olmalıydı bu çocuk. Hayatımda hiç bu kadar güzel sikilmemiştim. “Ohhh abicim, bu ne güzel bişey, aahhh seni sikmek harika” diyor, benim de “sik aslanım, sik beni, sok abinin götüne o güzel yarağı, harika sikiyosun yavrum benim” sözlerim onun inlemelerine karışıyordu. Bu şekilde bir beş dakika siktikten sonra “Ömer abi ben çok dayanamıycam, akıtıcam yakında” deyince “akıt yavrum, içime akıt sütlerini, ama yarağımı da eline al beraber gelelim” dedim. Bunun üzerine oğlan benim sikimi kavrayıp var gücüyle asılmaya bir yandan da götüme hızla vurmaya başladı. Saat gibi gelen bir dakika sonra iyice kökledi, götünü kastı, ve içime fışkırtmaya başladı. Aynı anda ben de eline fışkırttım. Döllerim onun göğsüne, benim göbeğime her yere fışkırdıkça, orgazmın etkisiyle kasılan götüm onun sikini adeta süt sağar gibi sağıyor, boşalmasını daha da zevkli yapıyor, oğlanımı zevkten bağırtıyordu. “Sik beni, sik beni, koy götüme, akıt içime oğlan döllerini ooohhhh”
“sikiyorum, sikiyorum, senin koca adam götünü sikiyorum, döllerimi içine akıtıyorum, al abicim al, al beni götüne aaahhhh”
Bağırtılarımız etraftaki evlerden duyulmuş olmalıydı. Kasılmalarımız azaldığında sadece derin nefes alıyor, bu anın inanılmazlığını yaşamaya çalışıyorduk. Sakinleşince sikini içimden çıkarmadan ağzıma yapıştı ve nefis bir şekilde öpüşmeye başladık. Döl içinde kalmış vücutlarımız birbirine yapışmış, kollarımız birbirimize sarılmış bırakmamaya çalışıyordu.
Söylemeye gerek yok ki o akşam onu evine bıraktığımda ikimizin de yüzünde bir gülümseme vardı.
Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32
