Turgut un karısı A

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Babes

Turgut un karısı A
Hayat garip tesadüflerle dolu. Yeni atandığım şehre taşınırken bunun farkında olsam da gerçeklerle yüzleşmedikten sonra nereden bilebilirdim ki, bu can alıcı tespitin başıma geleceğini. Her anı unutulur ta ki anının sahibini görene kadar. Yol boyunca yeni şehre alışmanın zorluklarını düşündüm durdum. Eh nihayet gelmiştim işte.

Okula başlayalı birkaç hafta olmuştu, sevmiştim egenin sevimli ve küçük şehrini, egenin insanlarını. Sağ olsun okuldaki arkadaşlar da bir hayli güler yüzlü, iyi niyetli insanlardı. Turgut’da bunlardan birisiydi. Efendi, sportmen bir bedeni olan oldukça kibar birisiydi kısa zamanda kafa yapımız uyuşmuştu. Evliydi üstelik mutluluğu gözlerinden okunuyordu.

Benimse evlenmek gibi bir derdim olmamıştı hiç, uzun ilişkilerim olmuştu olmasına ama evlilik bana göre değildi.

Tam öğretmenler odasına girecekken arkamdan gelen topuk tıkırtısının beni sarsacağını nereden bilirdim, odaya girdim saniyeler sonra o girdi ve direk Turgut’la sarıldılar ben öylece bakakaldım. Yıllar sonra A’yı görmek! Hem de Turgut’un karısı olarak!

Üniversite yıllarımda sevgilimdi A, tam dört sene süren ilişkimiz anadoludan gelen güzel bir kızın üniversite boyunca sayemde tam bir kadına dönüşme hikayesiydi ilk sene elleme öpüşme ile başlayan saksoya uzanan birliktelik ikinci yılında onu zorlada olsa götten bağırta bağırta sikmiştim, son senemiz ise kızlığını bozmamla birlikte tam anlamıyla bir ziyafete zevk işine dönüşmüştü canım istedikçe ağzına veriyor kah götünden kah amında sikip döllerimi akıtıyordum.

Hele beni yemeğe davet ettikleri gün tam bir felaketti. A, Turgut’a Tahsin ile aynı sınıftaydık deyince illa yemeğe çağıralım güzel bir sofra başında üçümüz içkilerimizi yudumluyor eski günleri konuşuyorduk tabi bize değinmeden A bir yetmiş iki boyunca taş gibi sağlam kalçaları orta büyüklükte memeleri kumral teni ile ortalıkta arz-ı endam ediyordu. Acaba Turgut bu tatlı kadına yetebiliyor muydu yalan değil bir hayli ateşli sevişirdi canı sevişmek isteyince.

– Anlat bakalım Tahsin var mıydı benim hanımın takıldığı birisi okulda.

O an ellerim terlemeye başladı. Boynumdan aşağı ter damlalarını hissediyordum. Pekala Turgut karısının bakire olmadığını biliyor olmalıydı, çoğu kızın da ilk yarak yeme yeri üniversite değil miydi evet biz sevgiliydik desem alkol de almış olan Turgut kıskançlık krizine girer miydi ne cevap vereceğimi bilmeden öylece bakıyordum ta ki A konuşana kadar.
– Turgutçuğum biz Tahsin ile sevgiliydik

Yutkundum, Turgut’un gözlerinin içine bakıyordum. Masada kendimi savunacak bir şeyler arıyordum.
– Hah ha hadi ya? Bak sen…
– Aman canım kapatalım bu mevzuyu Turgut geçmişte kalmış bir şey işte deyiverdim.

Zaten kısa bir süre sonrada evden ayrıldım karışık duygular eşliğinde evin yolunu tuttum. Mümkün mertebe Turgut ile yüz göz olmamaya çalışıyordum ta ki Akşam işin var mı diyene kadar bir yerlerde bir şeyler içelim demişti Turgut olur dedim.

Arabayı ormanlık alana götürdüğünde içimden şimdi siki tuttun Tahsin dedim. Biraları içmeye başladık önce havadan sudan yapılan konuşmalar dönüp dolaşıp A ile bana gelmişti ne merak ediyordu bu adam bu kadar

– Biliyor musun A evlendiğimiz de bakire değildi
– Öyle mi
– Evet, pek sorun etmedim ama birkaç kere sordum bunu ona söylemedi fakat siki seninkinden büyüktü dedi.
– Anlıyorum
– Bir şey soracağım A’yı sen mi siktin, onu ilk sen mi bozdun.
– Hayır Turgut bizimkisi çocukça bir şeydi işte o kadar yakınlaşmadık bile kısa süreli bir şeydi yani geçip gitti
– Öyle elbette sonuçta benim de sevgililerim oldu onun da olması normal ama insan merak ediyor
– Neyi
– Karısını ilk kim sikti işte onu

Sonra ikimiz de sessizleştik o uzaklara bakıyordu bense tetikte bekliyor ve korkuyordum.
– Öğrensen ne olacak sanki dedim
– Hiç dedi

Sonra aracı şehre doğru sürdü.

Gece A’dan gelen sms : Turgut sana sorduğu soruyu bana da sordu neden yalan söyledin oysa ben ona iki gün evvel her şeyi anlatmıştım

Öylece telefon elimde kalakaldım. Hafta sonu Turgut aramıştı açmamışım ve bir sms daha geldi. Turgut:’dan
– Neden açmıyorsun?
– Turgut ne istiyorsun?
– Karımı ilk senin siktiğini biliyorum, bana detaylı bir biçimde anlattı her şeyi.
– Tamam özür dilerim ama…
– Neden özür diliyorsun zevk almadın mı ondan
– Siz evlisiniz? Bunlar konuşmanın anlamı yok, artık görüşmek de istemiyorum. Görüşmesek daha iyi.

Ben tam her şeyden kurtuldum derken smsler bazı geceler devam etti. Turgut’un telefonundan atılıyordu
– Şuan sikimi emdiriyorum ona, saksoyu sen öğretmişsin.
– Birazdan onun o dar amına gireceğim.
– Bana götten vermiyor
– Sikerken ağlatmışsın.

Ne zaman sevişseler haberim oluyordu artık dayanacak gücüm kalmamıştı bir daha sms gelirse dediğim zaman onun amını emiyorum smsi gelince dayanamayıp açtım
– Ne istiyorsn lan benden hıi siktim lan karını anlıyor musun ben siktim hem de dört sene
– Ohhhhhh….devam et…ne olur.
– Devam mı edeyim evet seninkinden büyük sikimi onun ağzına verip çeviriyor aşkım acıyor dediği halde götüne geçirip hayvan gibi sikiyordum
– Akıtıyor muydun içine
– Çocuk bile aldırdı benden sınıfta herkes biliyordu onu siktiğimi, yeter ulan yaptım işte her şeyi yaptım

Sonra telefon kapandı. Sabah A’nın mesajı ile uyandım “Harika bir geceydi sayende” “Anlamadım, o ne demek” “Sanırım Turgut bundan zevk aldı karısını başkasının döllemesinden”

Çayımı almış okulun bahçesinde nöbetimi tutarken geldi elinde çayı ile Turgut
– Nasılsın ortak
– Ortak mı
– Hahaha orta sayılırız
– Derdin ne senin Turgut, ne istiyorsun
– Hiç anlamış olman lazım
– Yahu sen kıskanç birisi değil miydin
– Oğlum ilk sen sikmişsin zaten nesini kıskanayım senden bu fantezi
– A’nın haberi var mı
– En çok o istiyor zaten
– Anladım
– Ne diyorsun merak etme bunu gerçekten istiyoruz
– Eh peki o zaman

Turgut gülümseyerek telefonu eline alıp “Alo aşkım evet kabul etti bu hafta sonu için hazır ol” deyip kapattı çayından bir yudum alıp “sen de hazır ol ortak” diyerek gitti.

Hafta sonu gelmişti cumartesi gecesi öğleden sonra Turgut arası “geliyorsun” değil mi diye canıma yetmişti “Evet lan geliyorum gözünün önünde bağırtacağım karını” deyince “ohhh harika ortak” dedi.

Zili çaldığımda kapıyı Turgut açtı. Sofraya oturduk ama kimsenin ağzını bıçak açmıyordu ben de vazgeçtiklerini düşündüm sessiz sedasız yemeğimizi bitirdik içkileri alıp koltuklara geçtik televizyonun sesine arada kurduğumuz tek tük cümleler eşlik ederken A kalkıp odasına geçti. Döndüğünde üzerinde siyah bir gecelik vardı bacakları tüm kusursuzluğu ile meydandaydı.
– Nasıl olacak dedi A
– Siz başlayın dedi Turgut

A yanıma gelip oturdu bir süre öylece bekledik sonra neden bilmem bir cesaret gelmişti bana ellerimi anın dizlerine koyup bacaklarını okşamaya başladım A elini boynuma atmış öylece duruyor arada içkisini yudumluyor sigarasından çekiyordu sonra sarıldık birbirimize deli gibi öpüşmeye başladık ellerim A’nın unutamadığım taş gibi kalçalarında dolaşıyordu bir aslan pençesi gibi o minik götü avuçlarımın arasına alıyor sıktırıyor bırakıyordum. A ise boynumu yalıyor kulaklarımı emiyordu iki sevgili gibi sevişiyorduk Anlamıştım A bir hayli ateşli olacaktı onu iyi tanıyordum körpe bedenini biliyordum şimdi onun orta yaşın en tatlı zamanındaki bedenine de sahip olacaktım.

– Senin hayvan gibi sikmeni özlemişim deyi verdi A beni daha da ateşlemişti bu deli gibi öpüşüp koklaşıyorduk

Ellerimiz yaramaz çocuklar gibi birbirimizin bedeninde dolaşıyordu gözüm bir ara Turgut’a kaymıştı sigarasını yakmış çoktan soyunmuş ve oturduğu yerden sikini avuçlayarak bizi izliyordu birisinin gözü önünde karısını sikmek erkeklik duygularımı daha da ateşlemişti.
A’yı domaltmış Turgut’un gözü önünde kalçalarını tokatlıyordum. A arkasına dönüp Turgut’a “Bunu çok sever” deyip dülümsemişti. Sonra tekrar yumulduk birbirimize, hoyratça okşayışlar delirmiş gibi öpüşler. Gömleğim ve atletim pantalonumu çıkarmışrı A sadece baksırım kalmıştı A’nın da geceliği çoktan salondaki halının ortasına yollanmış sütyen ve kilodu ile duruyordu.

Ben ayakta iken A koltuğa oturup baksırımı çıkardı yarı kalkmış sikimi tutup Turgut’a göstererek “İşte karının bütün deliklerini siken azman bu hayatım” dedi Turgut’da “dediğin kadar varmış canavar” deyince gözüm Turgut’un sikine ilişki benimkinden kısa ve ince bir aleti vardı çok da küçük değildi tabi.

A sikimin kafasına bir öpücük kondurup onu ağzına almaya başladığında Turgut da yanımıza gelmişti eşinin kafasını tutuyor sikime bastırıp çekiyordu bazen o da sikini eşinin suratına sürtüyordu şimdi A iki yarağı aynı anda yalıyordu biz ise Turgut ile ayakta birbirimize bakıyorduk Turgut iki kadeh ve sigara getirmişti A alt tarafta siklerimizi yalarken biz sigara ve içki içiyorduk. “iyi yalıyor” değil mi dedi Turgut “Saksosu efsanedir” “valla öyle iyi öğretmişsin” “yok yahu ben ağzına verdim o kendi kendine öğrendi içinde varmış” içkilerimizi bitirince Turgut karısı A’yı ayağa kaldırdı arkasına geçip sütyenini çözdü kilodunu çıkardı ben şimdi A’nın memelerini okşarken Turgut eğilip karısının götünü emiyordu
– Göt takıntısı var benimkinin ama hiç vermedim hahaha bakire sanıyordu orayı ama senin siktiğini söyledim
– Bu gece sikeceğim ortak bu götü
– Sik ortak
– Sen tadını biliyorsun zaten
– Bilmez miyim iki yıl kullandım bu götü ama maşallah hala taş gibi
Eğilip memelerini ağzıma aldım A ise amını sikimin üzerine sürtüyordu sikim o git gelde Turgut’un çenesine çarpıyordu ama bunu görecek değildi Turgut onun derdi karısının minik göt deliğiydi parmaklıyor emiyor öpüyordu.

– Hadi ortak tost yapalım sonra uzun uzun sevişirsiniz orospuyla dedi

Koltuğa oturup A’yı kucağıma aldım A tükürük yapıp sikime ve amına sürttü “canım senelerdir küçük bir sik yiyorum dağıtma amımı” deyip yavaşça oturdu. Seneler sonra bozduğum amın içine tekrar giriyordum kazık gibi yarağım amın içine batmaya başlamıştı turgut’ sikini tam kremleyecekken A “geçir aslanım siktir et kremi şu koca siki iki sene yedi o tükürsen yeter” deyince tükürüklediği sikini göte bastırmaya başladı Turgut

İki deliği dolan A zevkle inledi “oohhh kocalarım benim” ritmi tutturup gidip gelmeye başladık ellerimle ayırdığım kalçalara bir Turgut saplıyordu bir ben geçiriyordum ama “ohh erkeklerim yapıştırın, çakın deliklerime” “ilk siktiğin kadar tatlı mı ortak” “ohh evet lan nefis bu amcık” ona orospu de” çok geçmeden bitirmişti işini Turgut karısının göt deliğine attırmış ve karşıdaki koltuğa yığılıp kalmıştı onun götünden süzülen döller amına karışıyordu sikim bir piston gibi işliyordu A’nın içinde “Hadi Tahsin bizimkinin pili bitti göster şuna nasıl becerdiğini karısını” deyince onu kucaklayıp altıma aldım bacaklarını omuzladığım gibi şak şak şak sikmeye başladım Turgut “oha ya” dedi A ise zevkten kudurmuş inliyordu “off aşkım böyle mi sikiyordu seni” “Hem de ne ağlatıyordu bile” ben bunları duyunca daha da gaza gelmiş kökledikçe köklüyor memelerini okşuyor ısırıyordum. “Vur ortak vur” diye sırtımı sıvazlıyordu Turgut “harikasınız” diyerek mastürbasyona başlamıştı göz ucuyla ona baktım A “ne o lan karının sikilmesi hoşuna mı gitti ikinciyi mi atacaksın” derken Turgut çoktan siki ağzına dayamıştı A’nın a şimdi hem inliyor hem yalıyordu Turgut ise arada “vur aslanım çak amcığa” diyordu.
A’yı domaltmış tekrar amdan girmiştim açıkçası Turgut’un boşaldığı götü sikmek istemiyordum Turgut ise A’nın ağzına vermiş saksafon çaldırıyordu. Turgut ortak biraz da ben sikeyim deyip arkasına geçti A’nın bu sefer ben A’nın ağzına vermiştim “kurban olurum bu taşaklara” diyerek emip ısırıyordu “off orospu çocuğu ne verirdin ağzıma ama döllerinle boğardın” beni “yutturuyor muydun ortak” “her seferinde” dedim “benimkileri hiç yutmadı amcık” dedi

Turgut çıkarıp sırtına boşalırken ben de A’nın ağzına boşaldım. A döllerimi Turgut’a gösterip çurk diyerek yuttu Turgut’da “orospu” deyip bana döndü “siz devam edin ortak benden bu kadar” dedi A banyoya gitmişti ben yarı baygın sikimle oturuyordum

Maşallahı var senin aletin de ha
Sağ ol Turgutçuğum
Eh bunu hep ister bu orospu
Veririz o zaman ortak dert etme dedim

Ne kaynatıyorsunuz siz bakıyım diyerek gelip kucağıma oturdu A
Ne olacak hayatım kocan seni tekrar siker miyim diye soruyor
Sikersin tabi deyip ağzına aldı tekrar sikimi..

Turgut karşı koltukta ben karşsında sigara içip karısının ağzına veriyordum aferin orospu iyi yala bakayım diyordum Turgut gülüyordu A’nın hiçbir şey umurunda değildi sikim serleşince sırtı bana dönük kocasının gözlerinin içine bakarak “Aşkım gel yerleştir şunu amıma” dedi. Turgut sikimi tuttuğu gibi karısını üzerine oturttu.

Şimdi kocasının gözlerinin içine baka baka oturup kalkıyordu “özlemişim ilk erkeğimi” “bak kocacığım nasıl giriyor” “iyi izle sikilmemi” bense belinden tutup çarptıra çarptıra sikiyordum A’yı ileri geri yapıyorduk arada A sikimin üzerinde dans ediyordu adeta.

Bacaklarını tutup havaya kaldırdım ve şimdi kucağımda gidip geliyordum Turgut’ “offf anam be ne sikiş oluyor” diyordu ben ellerimi bacaklarının ltından geçirip ensesinde birleştirmiştim ve çatır çutur sikiyordum. “Offf vur be ortak, kökle” “Gel yakından bak ortak” dedim Turgut ellerini dizimin üzerine koymuş birkaç santim ötede taşaklarımı çarpa çarpa karısını inletmemi izliyordu. Elleri ile karısının bızırını okşamaya başlamıştı çok geçmeden A’kucağımda şekilden şekile girerek boşaldı Turgut da ben de gülüyorduk bu duruma üzerime tir tir titriyordu A

Ben durmadan çakmaya devam ettim. Bir el taşaklarımı okşuyordu “Hadi ortak patlat içine” der demez zımba gibi döllerimi boşaltmaya başladım A kollarımdan kurtulmuş iyice bastırıyordu kendini boşalan sikime, taşaklarım hala Turgut’un ellerindeydi biraz sonra amından akan döller taşaklarıma ve Turgut’un ellerine bulaşmıştı. Turgut bunu karına yedirdi parmaklarındaki döllerimi temizletti.
A hamile kalmazsam iyi dedi.
Bende şakayla karışık iki babalı olur işte dedim

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

özgürlüğün şafağında 3

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Babes

özgürlüğün şafağında 3
Tarıkla konuştuğumuzdan bu yana yakında üç hafta geçmişti. neredeyse bir aydan fazla süredir de Suzandan doğru dürüst haber alamıyordum artık ve Suzandan yana ümidimi kesmiştim. Sınav stresi bitmiş ve artık rahatlamıştım. Haftasonu için ne yapmam gerektiğini düşünürken telefonun çalmasıyla irkildim… Arayan Suzandı ve kapının önünde olduğunu ve müsaitsem gelmek istediğini söyledi. Hem çok şaşırmış hem sevinmiş hem de biraz gücenmiştim. Ancak yine de eve gelebileceğini söyledim… İçeri girdiğinde yanında küçük bir çanta vardı ve kuzum sende istersen tüm hafta sonunu senin yanında geçirmek istiyorum dedi. Beni özlemiş olsa gerek kapıyı kapar kapamaz geçen sefer kendimi tutmuştum ama bu defa kendimi tutmayacağım diyerek ateşli bir şekilde dudaklarımdan öptü. Açıkçası boş yere hayıflandığımı anladım çünkü geçen her dakikada başına neler geldiğini anlattı ve beni ne kadar özlediğini ama hem sınav dönemimde rahatsız etmek istemediğini hem de beni üzmemek için genellikle konuşma ve mesajlarımızı kısa kestiğini anlattı. İnanmıştım söylediklerine. Getirdiği çantanın içinde birbirinden cicili biçili kıyafetler iç çamaşırları boy boy straponlar peruklar ne ararsan vardı ve hepsini benim için almıştı… Halbuki ben ondan böyle bir beklenti içine hiç girmemiştim ama beni her düşündüğünde benim için küçük küçük hediyeler almış ve küçük bir valiz dolusu kıyafet, aksesuar almıştı. Çok hoşuma gitmişti bu tavrı ve kendisine kendi ayarladığı şekilde kombinleri giyerek bir defile yapmıştım… Kimi zaman önünde endam ederken yavrum fıstık gibi söylemlerde bulunuyor ben kalçalarımı salladığımda popoma şaplak atıyor kimi zamansa yanına gelip eğildiğimde öpüşüyorduk.. Tüm bunlar yaşanırken penisimin de sertleştiğini hissediyordum… Öyle ki artık içime giydiğim çamaşırdan sıyrılıyor ve ne kadar gizlemeye çabalasam da sertliği belli oluyordu…Çok utanıyordum ve sertleşmesi geçene kadar kıyafetimi değiştirmiyor ve yanına gitmiyordum. Daha önce internetten sipariş verdiğim penis kafesi denilen bir ürün vardı ve onu takma zamanı gelmişti. Evet biraz belirgin görünse de yine de sertleşmiş bir penis kadar belirli olmuyordu bu aparatı taktığımda istese de sertleşemiyordu.

Suzan yine bir dudak ver dediğinde öpüşmeye başladık ancak bu defa dudaklarımız adeta birbirine yapışmış vaziyetteydi ve aralıksız devam ediyordu. Kalbim bir kere daha deli gibi çarpmaya başlamış yüzümde ve vücudumda bir sıcaklık hissetmiştim. Heyecanında etkisiyle olacak yine serleşme çalışan pensim maalesef yerinde durmuyordu. Bir yandan bu heyecanı yaşarken çok utanıyordum keşke bende bayan olarak dünyaya gelseydim. Bunca zamandır gerek Kerem gerekse Deniz kimliğinde ne bir bayana ne bir erkeğe aktif yada pasif olma eğilimim yoktu evet düşlediğim bir fantezi idi ama olur olmaz yerde sertleşmesi hem estetiği bozuyor hem de benim yaşadığım duygusallığa uymuyordu ya da ben öyle hissediyordum. Bu zamana kadar internetten kiminle konuşsam yada Kerem kimliğimle bir bayanla yakınlık kursam bu durumdan rahatsız oluyordum… İstiyordum ki sevişelim öpüşelim dokunalım ama illa bir penisle yada strapon türevi bir aksesuarla vajina yada makatın birleşmesine gerek yoktu. Zaten akışa bırakıldığında bu doğal sonuç olacaktı o yüzden bu sertleşmeye ne gerek vardı. Ben bunları düşünürken ilişk**en bir hayli kopmuş olmalıyım Suzan bana neyim olduğunu sordu ama bir yandan boynumu öpüyor bir yandan kalçalarımı sıkıyordu. Penisimle yüzüm arasında belki bir yada iki karışlık mesafe vardı ve ben kendimi geriye çektim. Yüzümün kıpkırmızı olduğunu hissetmiştim resmen. Pudra rengi dizden bir iki parmak yukarda pileli çok güzel bir baharlık elbise vardı ayaklarımda ise o renge uygun şık bir ayakkabı boynumda bana hediye olarak aldığı ve içinde kendi resminin de olduğu bir kolye ve tabi ki kumral peruğum… Öpüşmenin şehvetiyle biraz rujum bozulmuştu.

Benim dahil olmadığımı ve sorusunu yanıt vermediğimden olacak birden öpmeyi okşamayı bıraktı, ellerimi tuttu ve dizlerimin üzerine koydu. Gözlerimin içine bakarak kendisini beğenip beğenmediğimi sordu. Beğenilmeyecek bir yanı yoktu son derece orantılı bir fiziği vardı dekolte giyinmeyi seviyordu fetiş bir karakterdi ama sorun bendeydi… O yokken içimden ne çılgın fantaziler geçiyordu hatta daha yeni başlamıştık ama yine de olmuyordu olmamıştı. Bazen insan bazı şeyleri çok ister ama elde etmeye yakın yada elde edince amaçsızca ne yapacağını bilmeden soğur ya sanki öyle olmuştum. Ne yapmalıydım bilmiyorum. Suzan benim için biçilmiş kaftandı ve onu mutlu edemezsem ya giderse diye korkuyordum. Suzandan bir şey saklamıyor ve ne hissediyorsam anlatıyordum. Oda sağolsun beni pür dikkat dinledikten sonra hadi fıstığım gel biraz çıkalım bir bara gidelim dedi… Ama önce su penisindeki şeyi çıkaralım dedi. Bdsm yi de seven biri olduğu için olsa gerek anlamıştı ve kendi elleriyle eteğimi yukarı doğru sıyırıp çamaşırımın arasından penis kelepçesini çıkardı. O ana kadar bana bu kadar yaklaşmamıştı. Penisimle barışık olmam gerektiğini söyledi ve masumane küçücük bir öpücük kondurdu tam üst kısmına ve daha sonra elimden tutarak ayağa kaldırdı. Bir daha benim yanımda utanırsan çok darılırım dedi ve dışarı çıktık.

Oturduğum yerede eğlence yerleri yürüme mesafesindeydi hatta bir tane de eşcinsellerin gittiği bir bar vardı ama daha fazla önce cesaret edip hiç gidememiştim. Suzanla birlikte tabi ben Deniz halimde o bara gittik ve içeri girmemiz son derece kolay oldu. Ortam loş ışıklı içkinin su gibi tüketildiği ve lezbien travesti cd gay herkesin kendi eğilim ve ihtiyaçları doğrultusunda sosyalleştiği ve kimi zamanda sevgili olanların ayak üstü seviştiği bir yerdi. İlk defa böyle bir ortama girmiştim ama belli ki Suzan bu tür yerlerin müdavimlerindendi. Zerrece yabancılık çekmeden sanki iki lezbien gibi girmiştik. Ortam çok kalabalıktı yer bulmak çok zordu ama Suzan gözüne kestirdiği bir masaya gelerek oradaki lezbienlerle konuşup onlarla aynı masayı paylaşmaya ikna etmişti. Masadaki hanımlarda benim cd olduğumu anlamış olacaklar benim o çevrede yeni olduğumu ama son derece seksi göründüğümü söylemişlerdi. Aslında konuşmaya başlayana kadar kimse bir şey anlamamıştı sonradan muhabbet geliştikçe bir şeylerin bende farklı olduğunu anladılar… Müzik eşliğinde seyri son derece keyifli bir sevişme yapıyorlardı ve ara arada biz Suzanla buna benzer sevişmeler yaşıyorduk. Bar normlde sabaha kadar açıktı ve saat nasıl geçti anlayamadım… Sabaha karşı herkes içkinin de tesiriyle ve ortamında daha çok bireysele dönmesi ardından daha da samimileşmişti. Hatta öyle ki aynı masayı paylaştığımız lezbienlerle bile birkaç defa öpüşüp elleşmiştik. Yan maslardan bizlere laf atan cdler trvler yada bayanlar oluyordu yada bizim masadaki lezbienlerden bunları yapanlar oluyordu. Suzan deneyimli olduğu için tatlı sert keyifli yer yer birazda argo içeren konumalar olabiliyordu ama kimse haddini aşıp askıntı olmuyordu. Artık kalkmaya karar verdiğimizde lezbien çiftte geceyi beraberce geçirmek istediklerini söylediler ancak Suzan henüz biz çok yeniyiz ve bir gün bir yerde karşılaşırsak neden olmasın dedi ve masadan ayrıldık… Bana onlarla birlikte olmayı isteyip istemediğimi sordu bende gülümsedim ve ben daha seninle olamıyorum ki dedim.. Eve gittik ve birbirimize sarılıp uyuduk… Sabah gözlerimi açtığımda Suzanla çırıl çıplak bir şekilde uyanmıştık ancak ilişki yaşadık mı yaşamadık mı zerrece hatırlayamıyordum…Üzerimdeki kıyafetleri bile nasıl çıkardım hatta o yatağa nasıl yattık hatırlamıyordum…

(Bu ve benzeri fantazileri olan hanımlarla tanışmak isterim)

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Hanife nin Çilesi 3

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

Hanife nin Çilesi 3
Birkaç gün sonra mesaiye kalmıştı Hanife, Tahsin’den o günden beri ses çıkmıyordu, eski depoda sikilmiş avucunda amından sızan döllerle kalakalmıştı. Hevesini aldı herhalde diye düşünüp rahatladı. İşte bitti dedi kendi kendine, sikildiğinle kaldın Hanife dedi.

Hafızasından silmeye çalışıyordu şu bir hafta içinde olan olayları arabada zorla ağzına verilişini, eski bir depoda bir orospu gibi sikilişini unutmaya çalışıyordu. Pek başarılı değildi bu konuda ne zaman gözlerini kapasa Tahsin’in onu düzüşü geliyordu aklına o koca kalın yarağın amının dibine dibine yaptığı sert vuruşlar, boşalırken kasılması!

Neyseki mesai bitmişti, eve gidip bir duş alıp uyuyacaktı. Patronları Attila arabası ile mesaiye kalanları dağıtıyordu, Attila bey kısa hafif göbekli ve kel bir adamdı, oldukça sert ve ciddi bir mizaca sahipti. Yolda arabayı depoya doğru sürmüştü o an Hanife aracın içinde Attila ve kendisinin dışında kimse olmadığını fark etti. Neden böyle bir şey yapmıştı ki, bir şeyler alacaktır diye düşündü ama tırnaklarını yemeye başlamıştı yoksa Tahsin söylemiş miydi, yok canım insan babasına bu kadar özelini anlatır mı? Attila bey ara sıra gözleriyle dikiz aynasından Hanife’yi kesiyordu iyice içine kurt düştü dayanamadı.

– Depoya neden gidiyoruz
– Gidince görürsün.

Dünyası başına yıkılmıştı. Terlemeye başladı, Attila beyin bakışları giderek sinsileşiyor, dikiz aynasında kızışmış bir boğanın gözlerine dönüşüyordu.

– Gel bakalım Hanife diyerek depoya sokmuştu onu Attila
– Şey….
– Bak seninle direk konuşacağım, Tahsin olanları anlattı bana. Bizim oğlan zamparanın adinin tek**ir, seni kırmış biraz eh bir şeyler de yaşamışsınız ama bu burada kalmalı anlıyor musun
– Evet efendim.
– Hah eh madem oğlum tadına baktı bir de ben bakayım olmaz mı Hanife
– Şey, ben evli…
– Sus be evliymiş onu oğlumun altına yatarken düşünecektin..

O boğa ilk hamlesini yapmış bütün gardını düşürmüştü sımsıkı sarılmış kerkinir gibi hareketler yapıyordu, Hanife ince ince ağlamaya başlamıştı. Attila kafasını kaldırıp “ağla böyle daha zevkli olacak”

O esnada telefonu çaldı Hanife’nin kısık sesle “kocam” diye bildi. Kafası ile aç işareti yaptı Attila bey
– Efendim
– …
– Yok daha bitmedi işimiz birazdan biter ama az kaldı
– …
– Hıhı

Telefonu kapatırken Attila’nın iri eller bedenini keşfe çıkmıştı bile memelerini okşuyor, sıkıştırıyordu soymaya başladı Hanifeyi, gömleği, pantalonu bir çırpıda indi. Attila cebinden para çıkarıp “Al şunu kız adam gibi çamaşır al kendine, Tahsin seni bana devretti. Baba kutu gibi amı var” dedi diyerek kilodunu bir çırpıda indirdi.

Çizgi gibi ufacık amı Attila’nın avucunun içindeydi o da soyundu çırılçıplak olunca o kısa, göbekli, kelin bacaklarının arasından sarkan dehşet şeyi gördü “iyi mal varmış adamda” dedi gerçekten de bileği kalınlığında uzun bir yarağı vardı Attila’nın hemen sarıldı Hanife’ye o sarıldıkça büyük yarak bacaklarına çarpıyor içini ılık ılık bir şeyler kaplıyordu. Ağlaması durmuştu üstelik, kaçarı da yoktu bu iri şeyi nasıl alacağını düşünüyordu. Bir haftada yediği ikinci yarak olacaktı bu ve ikisi de sert birer hayvan gibi şeylerdi.

Attila’nın dili memelerine değmiş, küçük ısırışlar bırakıyordu.
-Morartma
– Ne o gavat kocan anlar diye mi korkuyorsun, anasını sikerim ben onun.

Nereden anlayacaktı ki adamın dokunduğu mu vardı memelere o küçük sikini kaldırır bir iki gidip gelir boşalırdı ama şimdi memelerini yoğuran ısıran bir adam vardı ama onun aklı hala o koca yaraktaydı. Ne kadar sürdü bu bilinmez birden Attila onu oğlunun yaptığı gibi masaya oturttu, “başlıyor” diye düşündü ama Attila eğilip amına dil atınca ağzından bir “ooohh” çıktı. “Gerçekten sıkı bir amın var kız senin, kocan açamamış bile” parmakları, dili, top sakalı, nefesi yakıp kavuruyordu Hanife’nin küçük çizgi gibi amını çekiştire çekiştire yalıyordu Attila’da sanki emzik bulmuş bir çocuk gibi somuruyor, kah ısırıyor, kah parmaklarını sokup çekiyordu. Yeryüzündeki hiçbir kadın böyle bir şeye dayanamazdı inlemeye başladı, karnının gerginleşip yay gibi oluşu, içinden akan sular dehşet biçimde heyacan ve bacaklarının bağımsızca titremesi. Attila işini iyi bilen bir azgın tekeydi. İncitmiyordu ama bir o kadar da zevkini çıkarıyordu usta parmakları becerikli dili Hanife’nin amını çoşturuyor kabartıyordu.

Attila masaya oturup yere eğdi Hanife’yi sikini Hanife’nin yüzüne tutup durdu “yala” acemiliğini biliyor muydu peki Attila daha önce bunu bir kere yaptığını onu da oğlunun o koca sikini zorla ağzına soktuğunu. Attila’nın gözlerinde şefkat de vardı. Yavaşça yaklaştı o büyük sike, eli istemsizce amına gitmişti kurcalıyordu oynuyordu klitorisi ile ve dudaklarını değdirdi o kalın sike, öptü, kokladı, ısırdı ağzının içinde gezdirdi, minik dudakları açılıyor kalın siki kavrıyor kafasını ileri geri yapıyordu acemiydi ama bu Attila’ya zevk veriyordu belli ki, evli bir kadının ağzına vermek hangi erkeği mest etmezdi ki. Attila iri elleri ile kafasını tutup onu yönlendiriyor, kah hızlıca kah yavaşça sikini emdiriyordu. Düştüğü durum aklına gelmiş yüreği daralmıştı Hanife’nin birkaç damla yaş akmıştı ki yanağına, Attila o kalın sikini ağzından çork diye çıkarıp gözyaşlarını silmişti. Masadan inip yerdeki yatağa hızlıca uzattı Hanife’yi.

Başına gelecekleri beklemeye başladı Hanife, parke yerde eskimiş bir yatak, yukarıda 60lık sarı bir ampülün altında göbekli, kel, kısa ama koca yaraklı bir adamın önünde yatıyordu. Attila sokulup bacaklarını iyice ayırdı ve koca yarağı amının üzerine sürtmeye başladı. Korkulu gözlerle Attila’ya bakıyordu Hanife, gerçekten korkuyordu.
-Sıkma kendini güzelim, serbest bırak
– çok büyük…
– büyük müyük alırsın sen….

Yavaşça kafasını hissetti içinde, amı yırtılıyordu resmen, bir ağrı saplanmıştı amına bacaklarına yayılıyordu ittirmeye devam ediyordu Attila o koca siki kökünden tutup Hanife’nin küçük amına yerleştirmeye çalışıyordu. Acıdan gözlerinden yaş geliyordu. Ağlayışlarını tahsin umursamamıştı attilla’da umursamıyordu…tek derdi o koca siki dibine kadar sokmaktı.

Bu böyle olmayacak dedi sinirlice attila. Bir anda yüklendi, o koca yarak bir piton yılanı gibi girdi içine, yatağa tırnaklarını geçirdi Hanife “aaaahhhhhhhh, canım yanı….” Sözünü bitirmeden dudaklarını ağzının içine aldı attila ve sertçe sikmeye başladı, sabrı kalmamıştı demek ki adamın hiçbir şeyi umursamadan gözü dönmüş o kocaman şeyi sokup çıkarıyordu. Hanife zevk almak şöyle dursun lanetler ediyordu kadın olduğuna, bir amı olduğuna, koca yaraklı birisinin orospusu olduğuna.

Attila vurdukça Hanife’nin canı burnundan geliyordu. Anasından emdiği amından geliyordu ıslanıyordu ama o koca şeyin karşısında ne önemi vardı ki ne kayganlaşıyordu içi ne genişliyordu sımsıkı amı koca sik ile daha da sıkılmıştı rahminin başında hissediyordu yarağın kafasını resmen içi dağılıyordu, amında ıslaklığından başka bir sıvının yürüdüğünü hissetti, adet olur gibi elini amına götürdü parmak uçlarında kan vardı
– Amımı yırttın dedi..
– Bir şey olmaz diyerek devam etti insafsız Attila

Bir anda ters çevirdi yüzü koyun yatıyordu şimdi kan bacaklarına kadar süzülmüştü, bacakları titriyordu götünün üstüne oturan şişko insafsızca götünü tokatlamış sertçe tekrar sokmuştu dünyası karardı dişlerini sıka sıka kaderine razı gelmişti, arkasında uzanan attila tecrübeli bir sikici olduğunu kanıtlarcasına dipliyor kanırtıyor çeviriyordu. Resmen pestili çıkıyordu şişkonun altında amı yırtılıyordu boynunu ısıran dişleri bile umursamıyordu. Tek derdi bir an önce üstündeki adamın işini bitirmesiydi.

Çok geçmedi son sert yıkıcı darbe ile köklemişti Attila içine akıtmaya başlamıştı.

Attilla üzerini giymişti, oda zor bela kalkarak giyindi. Topallayarak yürüyordu.

Beni dağıttın dedi sessizce Attila pis pis sırıtıyordu. Hanife bacaklarının arasındaki sızıyla yine bir bilinmeze yürüyordu

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Kayınpederimle Başladım (1)

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ass

Kayınpederimle Başladım (1)
Kocam her zaman muhteşem bir aşık olmuştur. Ben de her zaman beğenilen bir kadın oldum. Bulunduğum ortamda erkeklerin dikkatini çekerim. Mavi gözlerim, uzun, örülü saçlarım vardır. Sedat bu halimle liseli kızlara benzediğimi düşünür.

Ben 21 yaşındaydım, kocam Sedat ise 25 yaşındaydı. Sedat’ın babası Faruk benim gözümde çekici bir erkekti. Sportmen, olgun, oğlundan daha yakışıklı bir erkek… Nikah töreninden çıkarken davetliler bizi kutluyorlardı. Faruk, beni kutlamak için öperken, eliyle hafifçe göğüslerime dokunmuştu.

Sadece bu kadar değildi onun bana karşı yaklaşımı… Hep bana hayran bakışlar… Minik dokunuşlar… Flörtümsü iltifatlar… Ama hoş gördüm hep, bunlardan hiç kocama bahsetmedim.

Evlendikten sonra evimizin işleri bitene kadar yaklaşık bir kaç haftalık bir zaman için Sedat’ın ailesinin evinde kaldık. Bu zoraki misafirlik süresince her gece çılgınlar gibi sabahlara kadar seviştik. Yeni evli bir çiftten beklendiği, olması gerektiği gibi, belki biraz daha fazla…

Sedat’ın anne ve babası yan odada kalıyorlardı ve mutlaka bizim çıkardığımız sesleri duyuyorlardı. Birbirimizi o kadar uyarmamıza rağmen, zevkin doruklarına çıktığımızda kendimizi kaybediyorduk. Hele ben, orgazm olurken kendimi tutamıyor, deliriyordum.

Evleneli uzun zaman geçmemişti ve henüz kendi evimizi hazırlayamadığımız için Sedat’ın ailesi ile birlikte yaşıyorduk. Sedat’ın annesi Leman kütüphanede çalışıyordu. Ben akşama kadar evde yalnız kalıyordum.

Bir gün evde yine yalnızdım ve banyoda çamaşır yıkıyordum. Kimsenin gelmeyeceğini, evde yalnız olduğumu düşünerek, günlük giysilerimi de çıkarmış diğer çamaşırlarla birlikte makineye atmıştım. Çamaşır makinesinin kapağını kapatıyordum.

Üzerimde sadece bir külot, bir sütyen vardı. Tüm dikkatimi makineyi programlamaya vermiştim. Birden bire banyonun kapısı açılıverdi. Faruk,

“Oh… Pardon Gül, burada olduğunu bilmiyordum” dediğinde korkuyla irkildim.

Her zaman sabah işe gidip akşam gelen Faruk, bugün öğle yemeği için eve gelmiş. Elinde anahtar olduğundan geldiğinin farkında olmamıştım. Hemen doğruldum ve utancından kızarmış yüzümle omuzumun üzerinden ona baktım.

Münasebetsiz bir durumdaydım. Banyoda yarı çıplak bir vaziyetteydim ve benim aksime, pek utanmış görünmeyen kayınpederimin hayran bakışları benim çıplak vücudumda dolaşıyordu. Konuşmaya başladığımda, kekeleyerek,

“Makineye çamaşırları atıyordum… Ben… Ben.. Evde… Kimse yok diye…” diyebildim. Kayınpederim,

“Şey… Öğle yemeği için gelmiştim. Ben de kimse yok zannettim… Seni böyle…” diyerek sustu, bana baktı ve aniden “Gül, biliyor musun, çok harika kalçaların var” deyiverdi.

Bu komplimanı çok hoşuma gitmişti. Fakat bu komplimanı yapanın kayınpederim olması kendimi suçlu hissetmeme neden olmuştu. Hiçbir şey diyemeden öyle kalmıştım. Önce aramızda bir sessizlik oldu. Sırtım ona dönük, heyecan içindeydim, konuşamıyordum. Sessizliği yine Faruk bozdu,

“Bana dönsene Gül… Yüzünün güzelliğini görmek istiyorum” dedi.

Önce biraz tereddüt ettim, ama sesi emreder gibiydi, ben de emre uydum. Yavaşça döndüm ve sırtımı makineye dayayarak durdum. Faruk gülümseyerek derin bir nefes aldı. Gözlerini memelerime dikmiş bakıyordu. Pantolonunun önündeki kabarıklığın büyüdüğü açık bir şekilde görünüyordu.

Faruk gözleriyle sutyenimi delecek gibi, memelerimi okşar gibi bakıyordu. Ardından bakışları aşağıya, külotuma, külodumun beyaz tül kumaşının arasından görünen amcığımın simsiyah kıllarına yöneldi. Sonra soluğu daha da hızlanarak,

“Ohh… Gül… Kahretsin… Öyle güzelsin, öyle hoşsun ki, aklımı başımdan alıyorsun yavrum…” Eliyle pantolonunun önündeki kabarıklığı avuçlayarak, “Sen de görüyorsun ya… Uzun, çok uzun zamandan beri aletim bu kadar sertleşmemişti…” dedi. Utangaç bir gülümsemeyle,

“Sağol, baba… Ben… Şey… Üzerime bir şeyler giysem iyi olur…” diyerek kapıya yöneldim.

Fakat çıkamadım. Faruk benim yolumu keserek durdurdu. Banyonun ortasında durup gözlerimi ona diktim. Sessizce baktım ve yol vermesi için bekledim.

“Lütfen sutyenini çıkar ve bana bu güzel memelerini göster, lütfen Gül…” dedi.

“Bence iyi fikir değil bu baba… Bak, sana baba diyorum. Sence bu durum normal mi? Hadi, bırak geçeyim.” Bana gülümseyerek,

“Ben erkeğim Gül, sen de çok güzel, seksi, güzel bir kadınsın. Bana baba diyorsun ama bizim aramızda kan bağı yok.. Bence gayet normal bir cinsel çekim yaşıyoruz. Benim seni istediğim kadar sen de beni istiyorsun. İnkar etme… O kadar zarf attım, hiç itiraz etmedin. İstiyorsun sen de… Ancak dediğimi yaparsan geçmene izin veririm… Hadi canım… Sütyenini çıkar ve memelerini bana göster…” dedi.

O kenara çekilmeden dışarıya çıkmam mümkün değildi. Çaresiz çamaşır makinesinin yanına geri döndüm. Kayınpederimin gözlerine baktım. Gözünü kırpmadan arzuyla, bana duyduğu şehvetin bürüdüğü gözlerle bana bakıyordu. Onun istekli bakışlarıyla kıvrandım, içimden bir şeyler aktı sanki…

Bir yandan da düşünüyordum. Adamın dediğini yapmaktan başka çarem yoktu. Ne çıkar diye düşündüm. Alt tarafı göğüslerimi görecekti. Ellerimi arkaya uzatarak, sütyenimin kopçasını çözdüm. Askılarını omuzumdan aşağı sıyırınca, sütyenim serbest kaldı, sıyrılıp yere düşmesine izin verdim ve memelerim ortaya çıktı.

Faruk pantolonunun önündeki sertliğe elleriyle bastırıyordu. Önünde hafif bir ıslaklık meydana gelmişti. Ben de gittikçe heyecanlanıyor, ateşleniyordum. Her saniye hararetim artıyordu. Ağzı sulanan kayınpederimin karşısında üzerimde sadece şeffaf bir külot, göğüslerim çıplak bir vaziyette dururken, amımın iyice ıslanmaya başladığını hissediyordum.

Gözlerini memelerime dikip bakarken,

“Ohhh… Yavrum, ne kadar güzel memelerin var… Öyle büyük, öyle biçimli ve pürüzsüz ki… Hayatımda böyle güzel meme uçları görmedim… Ne harika şeyler bunlar, pespembe…” dedi. Gülerek,

“Teşekkür ederim iltifatlarına…. İşte isteğini yerine getirdim babacım…” dedim. “Hadi şimdi izin ver de gideyim…” Faruk doğrudan gözlerime bakmaksızın memelerimde sabitlenen bakışlarıyla,

“Şimdi sıra külotunda Gül… Hadi onu da çıkar… İçindekini çok merak ediyorum… Hadi şu tazecik amcığını göster bana kızım…” dedi.

Amcık? Ohh… Nasıl konuşuyordu bu adam benimle böyle…? Deli mi ne? Ahlaksız… Ne yapmak istiyordu bu adam…? Sütyen dedi, sütyeni çıkardım, şimdi külot diye tutturdu… Nereye kadar gidecek bu işin sonu bilemiyordum.

Kayınpederimin benim için kabaran önündeki sertlik, çıplaklığımı yudum yudum içen şehvetli bakışları, ahlaksızca konuşması karşısında gittikçe heyecanım artıyor, daha da ıslanıyordum.

Artık dediğini yapar, amımı da gösterirsem eğer, bu noktadan sonra geriye dönüş olmayacaktı. Biliyordum bunu… Ve kahretsin, dediğini yapmayı da çok istiyordum. Sonunda kasıklarımdan tüm vücuduma yayılan ateş bana kararımı verdirdi. Olabildiğince seksi bir tavır takınarak kayınpederimin gözlerinin içine baktım,

“Amımı da görmek istiyorsun ha? Peki, tamam Faruk bey… Madem çok istiyorsun… Sana onu da göstereceğim.” dedim.

Külodumun bel bandından tutup, amımın kıllarını açığa çıkaracak şekilde sıyırdım. Büyülenmiş gibiydi, pür dikkat beni izliyordu… Külotumu çekiştirip tamamen indirmeden o hizada oyalandım. İşkence çektiriyordum adeta… Kayınpederim sabırsızca inledi,

Devam et, durma!“

Külodumu kalçalarımın altına kadar sıyırdığımda, incecik ağı, sürekli akıp duran zevk sularımdan sırılsıklam olmuş amıma yapışmış, dudakların arasında kaybolmuştu. Gözlerimi kayınpederimden ayırmadan işaret parmağımla külodun ağını ıslak, azıcık süs diye bıraktığım kıl öbeğinin dışında kaymak gibi tertemiz amımın dudaklarından kurtardım yavaş yavaş…

Faruk’un gözleri yerinden fırlayacak gibiydi. Ben önce bir bacağımı, ardından da diğerini kaldırarak külotumu çıkarmamı donmuş gibi izliyordu. Kayınpederimin önünde çırılçıplak kalmıştım. Ayağımdan çıkardığım külodumu işaret parmağıma takarak ona doğru uzatıp,

“Bak bana neler yaptın, Faruk… Senin yüzünden, amımın suyu külotumu sırılsıklam yaptı… Bak işte…” diye gösterdim.

Sonra da ıslak külotu kayınpederime doğru fırlattım. Havada yakalayıp burnuna yaklaştırdı. Hala çıplak amıma bakıyordu. Nefesi iyice sıklaşmıştı. Ayağımdan çıkardığım ıslak külodum burnunda derin derin nefes alıp koklarken,

“Dün senin kirli külotlarından birini banyoda buldum. Senin güzel amının kokusunu alıp seni siktiğimi hayal ettim…” dedi.

“Gelinin olmam, oğlunun karısı olmam senin için sorun değil sanırım… Olayı buraya taşıdığına göre…”

“Seni ilk gördüğümden beri deli oluyorum Gül… Hastayım sana… Geceleri kocanın altında sikilirken çıkardığın sesler, inlemelerin deli ediyor beni… Senin için de kayınpederin olmam sorun değil gördüğüm kadarıyla… Pek zorlamama gerek kalmadı bakıyorum.” Güldüm,

“Bence de sorun değil babacım… Ben de ilk gördüğümden beri sana hayranım… Çoğu gece senin duyman için inliyorum yüksek sesle…” dedim.

Daha fazla kendimi tutamadım ve parmağımı amımın yarığına sokarken “Hadi bakalım… Ben sana amımı gösterdim. Şimdi de senin sikini görelim Faruk… Pantolonunu çıkar benim için…” dedim.

Zaten istekli olan kayınbabam, bir anda pantolonunu ve külotunu sıyırdı. İyice sertleşmiş, irice aleti ortaya çıktı. Güzel bir şeydi. İki adım ileri atıp yanına geldim. Uzanıp yarrağını avucumun içine aldım ve

“Hımmm!! Harika bir aletin varmış” dedim. Ben yavaşça sikini okşamaya başlayınca Faruk da mırıltılar çıkarmaya başlamıştı. O da uzanıp memelerimi tuttu. Sıkıp sıkıp bırakıyor, bu hareketi düzenli ritmik bir şekilde yapıyordu.

“Memelerimden hoşlandın değil mi?” diye sordum. Evet anlamında homurdandı. “Islanmış amımı koklamak istemez misin?” diye yeniden sordum,

İnleyerek yanıtladı. Geriye doğru çekilip çamaşır makinesinin üstüne oturdum. Bacaklarımı ayırıp ayaklarımı havaya doğru kaldırdım. Faruk kalçalarımın arasına gelip, eğildi ve yüzünü sıcacık amıma gömdü. İyice ateşlenen amımı yalayıp emerken bacaklarımı onun omuzları üstüne yerleştirdim.

Faruk bir köpek yavrusu gibi koca diliyle yalarken artık daha fazla dayanamadım. Amımı iyice ağzına bastırarak çığlık çığlığa boşaldım. Memelerimden terler akıyordu. Fakat hala doymamıştım. Yakışıklı kayınpederimin bana gösterdiği kocaman, güzel aletteydi aklım… O güzelliği bir an önce içime almalıydım. Soluk soluğa,

“Oğlunun karısını, bu koca yarrağınla sikmek ister misin Faruk? “ dedim. İnleyerek

“Ohhh eveet!” dedi. Yavaşça çamaşır makinesinden aşağı kayıp arkamı kayınbabama dönüp domaldım. Arkama dönüp yalvarır gibi

“Sok içime Faruk, hadi… Sik gelinini.. Hadi Faruk!” dedim. Arkama gelip, sertleşmiş sikini amımın dudakları arasına dayadı. Aletinin kaygan amımın içine doğru girdiğini hissettiğimde,

“Eveet!… Ohhh Eveet…!! Sik beni…!! Sik beni… Şimdi…!” diye bağırmaya başladım. Belimden tutarak aletini içime, iyice derinlere doğru soktu. Şimdi beni yavaş yavaş sikiyordu. Her darbesi benim coşkumu ve şehvetimi daha da artırıyordu.

“Ohhh… Amın harika bir tanem… Tam sikilecek bir am… Daracık… Oohhhh Gül… Güzel gelinim benim… Seksi gelinim… İçine boşalıyorum… Oooh… Geliyoruuum…” diye haykırıyordu.

Ardından siki amımın içine zonklayarak boşalmaya başladı. Ben de çığlıklar atarak ikinci kez müthiş bir orgazm yaşamaya başlamıştım. Faruk, sikini, ikimizin de nefes alışları düzenli hale gelene kadar amımın içinde bırakmıştı.

Sikini içinden çıkarınca, spermler amımdan taşarak yere damlamaya başlamıştı. Amımın suyu ile spermin kokuları bütün banyoyu doldurmuştu. Faruk külotumu alıp ıslak amımı silerken ben makinenin dibine yığılıp kalmıştım. Elindeki külotu göstererek,

“Gülüm… Eğer mahsuru yoksa bunu ben almak istiyorum… Koklayıp koklayıp otuzbir çekerim…” dedi.

Kan ter içinde kalmış, darmadağın olmuş, bitap vaziyetteydim. Ömrümde böyle sikilmemiştim. Başımı kaldırıp zorlukla,

“Artık masturbasyon yapmana gerek yok babacım.” diye yanıtladım. “Artık ben varım. Gelinin var.”

Takibeden zaman içerisinde kayınpederimle haftada iki ya da üç kez sevişmelerimiz devam etti. Sonunda evimiz hazırlanınca, Sedat’la ben oraya taşındık. Faruk, Sedat evde yokken geliyor ve beni sikmeye devam ediyordu.

Bu benim çok hoşuma gidiyordu. İyice alışmıştım buna… Faruk gelmediği, ara verdiği zamanlar kendimi tatminsiz hissediyor, arzularım tavan yapmış oluyordu. Gözlerim etrafta fıldırfıldır dolaşıyor, sikilmek için aranıyordum adeta…

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ankara Kızılayda Garson Olmak…

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Babes

Ankara Kızılayda Garson Olmak…
skype: [email protected]
hikayem tamamen gerçektir. isim vermeyeceğim

öncelikle kendimden bahsedeym. ben 25 yaşında atletik sayılabilecek vücutlu, çevresi tarafından beğenilen birisiyim. kızılayda bir kafede çalışıyorum. bu olay 5 ay önce başımdan geçti hemen yazıyorum. birgün kafeye mini etekli bir bayan geldi. 32 yaşında olduğunu sonradan ögrendim, sarı-karamel rengi saçl, beyaz tenli, dolgun dudaklı, yeşil gözlü, mini etekli, dolgun göğüslü, geniş kalçalı ama zayıf bir bayan, yaklaşık 165 cm boylarında ama topuklu ayakkabı ile at gibi gözüken.
hemen peşinden gittim. bir hoşgeldin faslından sonra siparişini aldım, masasına servisini açtım. dekoltesine dalmışım ki, birden irkildim, lavaboyu sordu, buyurun göstereyim dedim ve elimle işaret ettm, o önden merdivenleri çıkarken arkasında ben bütün ihtişamıyla açıkta olan o güzel kalcalarını seyrediyordum. tabi benimki kazık gibi oldu hemen, ama saklamaya çalışmıyordum çünkü sonuçta sağlıklı bir erkeğim. neyse lavabonun önünde burası dedim ve şöylebir süzdüm tekrar.
buna karşılık o da beni süzdü ve önümdeki şişliği görünce gülümsedi, o gülünce ben de şakaya vurup işi
sizin suçunuz
dedim.
tamam dedi, telafi ederim.
hiç beklemediğim bir cevaptı, kızarmıştım ama mutlu da olmuştum, tam ne yapack diye düşünürken, attı elini sikime, şöyle bir gitgel yapıp gülümsedi ve kaçarcasına lavaboya girdi.
ben kapıda donup kalmıştım.
öylece bekledm orda ta ki o çıkana kadar. sonra tek kelime etmeden gitti yerine oturdu. yemeğini yedi falan kaltı. cebime bi 5 tl sıkıştırdı. ben üzülmüş parayı umursamaz halde ardından baka kalmışdm.
sonra bir baktım ki paranın üstünde tel no var. hemen lavaboya gidip bi posta asıldım, akşam hemen aradm ama açtı evdeyim eşim evde dedi kapadı. meğer evliymiş eşi evde ve 2 de çocuğu varmış. hayallerim yıkıldı. ertesi sabah o aradı, dedi ki tek gecelik birşey ister misin. ben zaten dünden razıydım zaten evliydi kadın, devamı olamazdı.
3 gün sonrasına sözleştik o kocasını gönderecek ben ona gitcektim ama tabi cesaret edemedim. bi arkadaşımın evine çagırdım onu, kabul etti. ben eve gidip beklemeye basladm. o geldi ama bu sefer polto vardı üstünde, kapıdan giirer girmez attı paltoyu, altında çok sexy bir elbise, elbiseden gözüken iç çamaşırları. siyah dantelli sütyeni ve g-string çamaşırı. çorapları da siyah ve dantelliydi, birçok kadını çıplak görmüştüm daha önce ilişkilerim olmuştu ama bu kadın bir başkaydı,sanki bir hayaldi ve herşeyini istediğim gibi ben yerleştirmiştim.
hemen öpüşmeye başladık. ben elimi kalçalarına, o ise hemen elini ben önüme attı. biraz böyle kaldık. sonra hemen soyunduk, önümde eğildi dim dik olmuş sikimi agzına aldı, bir yandan da arada bana bakıyor ve kocacım diyordu. ilk posta 10 dk içinde ağzına boşaldım ve daha gece uzundu, doğruldu karşımda
ve o hep hoşuma giden ama size tarif etme fırsatı bulamadığım 85 lik taş gibi göğüslerini gördüm. biraz önce şahlanıp sonra durulan benimki yeniden formunu almaya başladı. bunu gören kadın bir tebessüm etti ve pişman olmayacağımı tahmin etmiştim dedi.
arkasına geçip sarıldım ve elimi sımsıcak olan ve sırılsıklam olmuş amına attım. nefesim sırtına çarptıkça titriyor tüylri diken diken oluyordu verdiğim her nefes boynundan aşağı süzülüp ,kalçalarından terk ediyordu bedenini.sırtına ve boynuna öpücükler konduruyor, onu deli ediyordum, acele etmeye hiç niyetim yoktu, nasıl olsa tüm gece benimdi ve benim ellerimdeydi. sikim tam kalçalarının arasında, elim amında ve ben boynuna öpücükler konduruyordum.
iyice salmış kendini, titriyordu vücudu soğumuş, ama amı yanıyordu. iyice sırılsıklam olmuştu amı, benimki de tekrar dirilmiş yerinde durmuyordu kazık gibi olmuştu.
zaten sürekli eli benimkinin üstündeydi, arada kasılırken sıkıyor sertliğini hissediyor, sonra gitgele devam ediyordu, kendinden geçmiş halde yatağa attım.
artık ben işe koyulacaktım, onu daha da yakıp kavuracak, kıvrandıracaktım.Boğazından aşağa doğru öpe öpe iniyordum göğüslerini okşamaya başladım, ellerimle yoğuruyordum göğüslerini, göğüsleri ben elledikçe taş gibi oluyordu sanki. göğüslerine yapıştım sütyenin içinden taşacak gibi harika duruyorlardı, ikisini de epey yoğurup elledikten sonra sütyenini indirdim yavaşca sonrasında hemen göğüslerine yumuldum, öpüyor arada göğüs uçlarına hafif hafif ısırıklar konduruyordum. o deli oluyor inliyordu.

ayırdım bacaklarını , kilotu yamyaştı, çıkardım ve yalamaya başladım o sırılsıklam olmuş, sıcacık amını. ben yaladıkça o inliyor, avuçlarını sıkıyor, çarşafı avuçluyordu.dilim içinde hareket ediyor, o daha da ıslanıyor ve kalçasını sağa sola hareket ettiriyordu, arkasını dönüp duvara doğru domaldı, kalçasını bana dayadı ve yukarı aşağı yapmaya başladı, kalçasını oynatıyordu sadece,kalçasını araladım ve aletimi yavaşca amına sürtmeye başladım, ıslanmıştı çoktan, kafasını sokmamla kendini bana doğru ittirmesi bir oldu, aletim lap diye girdi amına, belinden tutup kendime doğru çekmeye başladım ve bi ileri bir geri gidip gelmeye başladım, arada kalçasına tokatlat atmaya başlamıştım, arkasından gidip gelirken göğüslerini kavrıyordum, bana doğru dönüp üzerime zıpladı, bacaklarını belime doladı, bende kavrayıp iyice kaldırdım onu, duvaraya yaslayıp tekrar alttan aletimi sokmaya başladım, amı vıcık vıcık olmuştu, gidip geldikçe şak şak sesleri iyice kendimizden geçiriyordu bizi.deli gibi inliyordu sik askim sikkk, dibine kadar sok, o koca yaragini bu orospunu doyur diyordu, icinden cikip önünde çömeldim o koca götünü sikecektim, bolca tukurukledim göt deligini yavas yavas icine girdim ilk bi dar geldi, zorladım bi çığlı attı ama sonra rahatladı , inlemelerimiz bitmiyor, ikimizde zevten uçuyorduk. epey bir süre git gel yaptıktan sonra aşkkkım boşalıyorum dedi müthiş bir zevkle, ben de kendimden geçip geliyorum aşkım dedim, amına mı boşalayım dedim bebeğim, evet dedi evettttt, amımın içine döllerini akıt dedi, döllerini içimde istiyorum dedi ve hemen amına girdim hızlıca. birkaç gitgelden sonra öyle bir boşaldık ki beraber ikimiz de iliklerimize kadar boşaldık.ayyyyyyyyyyyyy aaaaaaaaaaaa ohhhhhhhhhh ııııııııııııııııııııı gibi sesler çıkararak boşalıyordu, zevkten bulutların üstündeydi sanki.o gün 2 posta daha attık duşta ve mutfakta.
aradan 1 ay geçmişti ve yine istedi ve arkadaşlarıyla tanıştırdı.. devamı var

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Paylaşmak[ALINTI]

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Babes

Paylaşmak[ALINTI]
Paylaşmak insanlarda bulunan en güzel vasıflardan birisidir. Peki bir insan ne kadar paylaşımcı olabilir? Delicesine sevdiği, uğrunaPaylaşmak insanlarda bulunan en güzel vasıflardan birisidir. Peki bir insan ne kadar paylaşımcı olabilir? Delicesine sevdiği, uğruna her şeyini feda ettiği hatta kölesi gibi taptığı dünyalar güzeli karısını başka erkeklere sunacak kadar paylaşımcı olabilir mi? Bu sorunun cevabını bizzat yaşamış birisi olaraktan ben vermek istiyorum “evet olabilir”. Adım Alper.30 yaşındayım ve 6 yıldır devam eden mutlu bir evliliğim var. 1.85 boyunda, 80 kiloda yakışıklılık sıfatlarına mensup biriyim. Eşim Feyza ise 28 yaşında 1.74 boyunda 60 kiloda, kumral, beyaz tenli, her erkeği baştan çıkaracak kadar seksi bir kadın. Omuzlarına dökülen saçları, sert ve dolgun göğüsleri, diri ve geniş kalçaları ile bütünleşmiş bir seks abidesi dersem mübalağa etmiş sayılmam. Aslında herkes gibi bizimde normal ve mütevazı bir yaşam şeklimiz vardı. Bu mütevazı yaşamımızın bir anlık zevk için böylesine bir serüvenin içerisine atılacağını inanın hiç düşünmemiştim. Düşünmememdeki en önemli etken ise Feyza’ya olan sonsuz güvenim ve “nasıl olsa böyle bir şey yapmaz” düşüncesi idi. Eşim oldukça otoriter, kuralcı, titiz ve bakımına önem veren bir kadındır. Bu vasıflara sahip bir kadından yatakta mucizeler beklemek hayal olur. Haftada 2-3 defa gerçekleştirdiğimiz seks ilişkilerimizde de ondan beklediğimi alamıyor ve yeterince tatmin olamıyordum. Benimle bir kere olsun ne anal ne de oral seks yapmıştır. Bunu istediğim zamanlarda şiddetle karşı çıkar “Alper saçmalama ya hayır dedim sana” diyerek tepkisini dile getirir bende ısrar etmezdim. Benim ise minicik dahi olsa sekste herhangi bir kuralım yoktur. Bir kadından tiksinmek gibi bir kavramım ise asla olmadı. Dolayısıyla ben Feyza’nın deliklerini saatlerce yalayıp onu zevkten zevke uçururken ondan bir karşılık bulamazdım.Benim yalama faslım bittikten sonra da tek pozisyonda sikişir ve boşalırdık. Yine sevişme hazırlığında olduğumuz bir akşam, onunla bazı şeyleri konuşmamızın zamanı geldi diye düşündüm. Oturma odasındaki çek yatın üzerinde tüm güzelliğiyle oturmuş tv seyrederken ona sarıldım ve hırsla dudaklarını, boynunu öpmeye-yalamaya başladım. Elimi eteğinin altına sokarak amını yavaş yavaş, bastırarak okşamaya başladım.”Canım seni yeterince azdıramıyor muyum? Neden sekste bu kadar kuralcısın?” diye sordum. Gözlerini gözlerime dikerek “Kuralcı değilim.Bence bir ilişkinin olması gereken düzey bu” diye yanıt verdi.”Ama aşkım her gün internette ne kadınlar görüyorum ve beraber oldukları erkeklere neler yapıyorlar. Ellemeye kıyamayacağın bebek gibi kadınların amına-götüne her yerine boşaltmışlar. Benimde hakkım değilmi bunları yaşamak?” diye sordum. Cevabı ise oldukça netti; “Ya ben bunları yapamam. Bana ters gelen şeyleri isteme benden. Sende beni anlamaya çalış lütfen” dedi.”Seksi neden bu kadar kısıtlıyorsun ki? Bana zevk vermek seninde hoşuna gitmezmi? Ben senin zevkini arttırabilmek için senin için her şeyi yapmaya hazırım.Benim kurallarım yoktur hayatım yeterki sana neyin zevk verdiğini bileyim. Pasif erkekmi istiyorsun tamam gel döv, ez, parçala beni. Aktif erkekmi istiyorsun müsaade et seni bir orospu gibi inlete inlete sikeyim. Yoksa beni sikmek mi istiyorsun?” dedim ve arkamı dönerek “iyi gel hadi sik beni o halde. Bari seni yalarken bana fantezi anlat yaa” dedim. “Ne gibi fantezi?” diye sorunca afalladım. “Dilediğin fanteziyi anlat. Hatta başka erkeklerle sikişiyormuş gibi bile anlatabilirsin” dedim. Bunu söylediğim anda 17 cm.lik sikimin inanılmaz sertleştiğini ve neredeyse boşalacak gibi olduğumu farkettim. “Ne yani karının başka erkeklerle sikiştiğini mi duymak istiyorsun?” diye sordu bana. Tepkisinin ne olacağını bilemediğim bir durumdu ve tüm cesaretimle “Evet karımın başka erkeklerle nasıl sikişeceğini duymak istiyorum” dedim. “Başkalarını hayal etmemi de istermisin?” diye manalı bir şekilde sordu. “Evet canım bunu istiyorum” diye kestirmeden gittim. “Sapıkmısın sen yaa. İstersen Haydar Dümen’e bir telefon et pek normal değilsin sen” dediğinde inanın suratım inanılmaz bir şekle girmişti. “Seninle seks konularında bir kere olsun anlaşamadık ki. Bir kere olsun bana itiraz etmesen olmaz, bence sen telefon etmelisin” diye yanıtladım. “İğrenç bir adamsın sen” dedi bana. O anda ağzından çıkan bu kelime beni ateşlemişti. Kendimden geçmiş bir şekilde karımın boynunu yalayıp, çürütürcesine emmeye başladım. “Pislik, adi adam” diye devam etti. İnanamıyordum fakat karımın beni aşağılaması hoşuma gitmişti bir an. Ağzımdan nasıl olduysa “Evet aşkım devam et” diye bir cümle dökülüverdi. Karımı çek yatın üzerine yatırdım, bluzunu-sütyenini yukarıya doğru sıyırarak dolgun göğüslerini avuçlarımın arasında yoğurmaya başladım. “Senin kadar aşağılık birisini daha tanımadım” diye sözlerini sürdürdü. Sikimin tüm damarları şişmiş, zonk zonk atıyor, neredeyse şortumu delecek gibi çelik kesilmişti. Şortumu ve külotumu çıkartarak sikimi onun ellerine teslim ettim. Eliyle önce bir yokladı. Benim ereksiyonumun boyutuna bakarak ne kadar zevk aldığımı algılamış olmalı ki sikimi aşağı yukarı sıvazlayarak “zavallı kocacığım benim, aşağılanmak hoşuna gidiyor öylemi? Seni köpek gibi horlamamdan zevk alıyorsun demek” dedi bana. Hırsla göğüslerini patlatacak gibi emmeye, meme uçlarına ufak ısırıklar atmaya başladım. “Cevap ver bana pislik adam hoşuna mı gidiyor?” dediği anda elindeki sikim zonklayarak “evet kariciğim çok hoşuma gidiyor” dedim. Ayaklarımı eşime doğru tamamen uzattım ve şehvetle yalayarak göğüslerinden aşağı kaydım. Göbek çukurunuda güzelce yaladıktan sonra kafamı eteğinin içine sokarak külotunun üzerinden karımın amının o güzel kokusunu tüm ciğerlerime doldurdum. Bu inanılmaz harika bir kokuydu. Ben bu kokunun esiriydim. Dünyadaki hiç birşeyi bana inanılmaz zevk veren bu kokuya değişmezdim. Am kokusu! Öyle tatlı bir şey ki bir kene misali buraya yapışıp ömrümü burada geçirebilirdim. Külotunun üzerinden karımın amını yalıyor, ısırıyor ve her şeyin tadını çıkartarak yapmak istiyordum. Evlendiğimiz günden beri belk**e ilk defa karımı bu kadar çok arzuluyordum. “Demek karının bu güzel amcığını başkalarına siktirdiğini anlatmasını istiyorsun? Hemde onlarla sikişir gibi hayal etmemi istiyorsun öyle mi?” dediğinde kısa süreli bir şok geçirdim. Ben bu konunun kapandığını düşünüyordum. Külotunu aşağı sıyırarak karımın amının dudaklarını benim etli dudaklarımla birleştirdim. Karım inanılmaz derece ıslanmış, amı tüm ihtişamı ile kabarmıştı. Bir kadın asla bir erkek gibi boşalamazdı fakat ıslaklığının boyutu onun ne kadar zevk aldığını ele verirdi. Ve karım şu anda bir şelale gibi çağlıyordu. “Cevap ver bana aşağılık köpek” dediği anda “Evet aşkım bunu çok istiyorum dedim. Karımın eteğini parçalarcasına çıkardım. Başımı bacaklarının arasına gömmüş dilimle karımı sikiyor, güzel göt deliğini hem kokluyor hem yalıyordum. Büzüğünü bir şeker misali ağzımın içinde eritiyordum. Dudaklarımla kanırta kanırta emiyor, sündürüyor, ve neredeyse yiyecek gibi dişliyordum. İnanamayacağınız kadar çok azmıştım. O anda benim ağzıma etse inanın itiraz etmezdim.”Peki sen bunu hak edecek ne yaptın pislik adam? Sana bunları anlatmam için bana yalvardın mı?” dediği anda “Yalvarıyorum aşkım anlat hadi. Ne istersen yapmaya razıyım yeterki anlat karıcığım” dedim. O anda beklemediğim bir şey yaptı. Bacaklarını kendisine çekip ayaklarını ağzıma soktu ve “Yala ayaklarımı köpeğim, hem yala hemde yalvar bana, bir köpek gibi yalvardığını duymak istiyorum” dedi. Bir yandan boşalmak istiyor bir yandan bu zevki bitirmemek için kendimi tutuyordum. Bunun sonuna kadar gitmem gerektiğini düşündüm ve kendimi frenledim. Bacaklarını ayak bileklerinden kavradım. Bütün parmaklarını tek tek ağzıma sokup çıkartıyor, ayaklarının altına dilimi boydan boya sürüyor, topuklarını ağzımın içinde yumuşatıyordum. Bir yandan da “Lütfen aşkım, yalvarıyorum anlat hadi. Duymak istiyorum artık ne olur” diye karıma yalvarıyordum. “Aşkım deme bana. Sen benim köpeğimsin bundan böyle. Neyimmişsin?” “Kulun-kölen, köpeğinim” “Aferim sana uslu köpek, itaat edersen bende seni memnun ederim.” Diyerek sikimi sıvazlamaya başladı. Sonra amını eliyle aralayarak “şimdide sikilmesini istediğin deliklerimi yala bakalım.” dedi. Avına atılmış aslan gibi yumuldum amcığına. Aşağı-yukarı dilimi hem amına, hemde götüne sürtüyordum. “Yala sadık köpeğim yala. Sen yalarken bende başka yaraklar hayal ediyorum. Senin istediğin de bu değilmiydi zaten? Sana boynuz takmamı istemiyormuydun?” “Evet canım bunu istiyorum. Dilediğin erkeği hayal edebilir, onunla sikişebilirsin” “Ediyorum zaten pezevenk, sanamı soracaktım! Hem zaten bu sikinlemi sikeceksin sen beni? Benim amım daha iyilerine layık” Bu kadar aşağılanmakta doğrusu fazlaydı. Ama itiraz edemezdim yoksa bu zevk biterdi. Ben yaladıkça karım kendinden geçiyor, gözlerini kapatmış kendi hayal dünyasında benim tanımadığım birisi ile sikişiyordu. Ara sıra dudaklarını ısırıyor, “Evet sevgilim devam et, sik amcığımı vs.vs.” gibi kelimeler dökülüyordu ağzından. “Kimi düşünüyorsun karıcığım” diye merakla sordum. “Sevgilimi düşünüyorum, onun beni çatır çatır siktiğini hayal ediyorum” dedi. “Kimmiş bu sevgilin? Ben tanıyormuyum?” diye sordum. “Seninle evlenmeden önce çıktığım çocuk” dedi. “Murat’ımı?” diye sorduğumda “Evet onu” diyerek merakımı giderdi. Karımın benden önceki mazisini bilirim. O da benimkisini bilir. Murat’la 1 yıla yakın bir beraberlikleri olmuş fakat kesinlikle cinsellikle ilgili bir şey yaşamamışlardı. En fazla masum öpüşmeler, elele tutuşmalar falan. Hem benim siktiğim karı-kızın hesabını yapacak olursak karımın bunları yaşaması devede kulak gibi bir şey sayılırdı. Ben salya sümük yalamaya devam ederken karım iyice açılmış “Hadi Muratım sok sikini amıma, bak senin için yanıyor bu amcık, seni ne kadar çok istiyor bir bilsen, gel sik beni sevgilim” diye zevkten inliyordu. Ben hala karımın elini sikmeye devam ediyordum. Karım kendini kaybetmiş, beni saçlarımdan çekerek amına yapıştırmış kalçalarını oynatarak ağzıma-yüzüme amını sürtüyor “Boşal sevgilim, içime akıt döllerini” diyerek sarsılmaya başlamıştı. Başımı bacakları arasında öyle bir sıkıştırdı ki neredeyse boynumu kıracaktı. Bende kendimi tutamadım ve elinde volkan gibi patlamaya başladım. Yanına yatarak, dudaklarından öptüm ve “güzel miydi?” diye sordum. “Evet çok güzeldi” diye memnun bir şekilde cevap aldığımda bunun devamının geleceğini anladım. Sonraları sevişmelerimiz bu şekilde sürüp gitti. Her seferinde bunu yaşar olduk. Karım her geçen gün Murat’ı daha fazla arzuluyor beni daha fazla aşağılıyordu. “Murat olsa şöyle sikerdi, Murat olsa onun sikini yalardım, belki beni götten sikmesine bile izin verirdim” gibi laflar kullanıyordu. Bende hem şaşkınlık, hem kıskançlık, hem pişmanlık, ve en ağır basan duygum zevk içinde kıvranıyordum. Verir miydi acaba? Ben daha bırakın sikimi parmağımı bile sokamamıştım onun o güzel deliğine. Demek ki Murat olsa verecekti… Belli bir zaman sonra daha fazlasını arar oldum. Buna da artık alışmıştım ve karım ne söylese zevk vermez olmuştu. Sikim arasıra kalkıyor, bazen zevk alamıyor sertleşemiyordum. Karım elinden geleni yapıyor Murat’a siktirmediği yerini bırakmıyor ama nafile benimkinde tık yok. Karım baktı olacak gibi değil “Daha ne yapayım yaa, fantezi istedin anlatıyorum işte kalkıp Murat’a telefonmu edeyim gel beni sik diye?” dediği anda sikim tavana vurdu. Karım bunu ne kadar çok istediğimi sikimden anlamış olmalı ki “oooo beyefendi çok hoşunuza gitti galiba?” diye imalı sordu. Bunu gizleyemezdim. Hayır desem bile herşey gün gibi ortadaydı. İçimde hem pişmanlık hem zevki yaşıyordum fakat her zaman olduğu gibi zevk ağır basıyordu. Aslında ben karımı başkasının sikmesinden zevk almıyordum, karımın sinsiliği ve beni kullanması hoşuma gidiyordu anlaşılan. “Evet çok hoşuma gitti” dedim. “Eeee arayalımda gelsin bari” dediği anda “Telefon numarası varmı?” diye sordum. “Olmasa arayalım demezdim herhalde. Bende esk**en kalma numarası vardı. Geçenlerde sen kafama onu sokunca telefonunu çaldırdım ve onun sesini duyunca kapattım.” dediği anda kızsam mı, takdir mi etsem bilemedim. “Ne diyorsun arayım mı?” diye sorduğunda ısrarından çok istediğini anladım. “Git ara hadi ama eve çağırma sakın” dedim. “Ne yapayım ya?” “Sadece telefonda konuşun işte” dedim. “Vay adi adam bende şimdi gidip onu arayıp telefonda çatır çatır sikişmezmiyim” diyerek yataktan fırladı. Kalbim duracaktı sanki. Gül gibi karım gidiyor ve telefonda eski sevgilisi ile seks yapacaktı. Bende onları dinleyip elimi sikecektim öyle mi? Ne yapıyordum ben. Bana bir dur diyen olsa keşke. Ama artık ok yaydan fırlamıştı. Karımla bu kadar yüz göz olduktan sonra onun üzerinde söz sahibi olamazdım. Artık hiçbirşey eski günlerdeki gibi olamazdı. Bazı şeyleri yaşamıştık ve hiç yaşanmamış farzedemezdik. Hem şimdi onu engellesem bile artık kafasına sokmuştum. Ne yapar eder Murat’la beni aldatırdı. Hem o değilmiydi geçenlerde Murat’ı arayıp sesini duyunca kapatan. Yarın ben evde yokken arar ve bu sefer kapatmaz konuşurdu. En azından bu şekilde olunca herşeyden haberim oluyordu. Bu da bir züğürt tesellisiydi işte. Bunlar anlık düşüncelerimdi. Karımın peşinden alelacele kalkarak gittim. Numaraları çevirdi ve son numaraya geldiği anda bana tekrar sordu “Arıyorum bak, sonra pişman olma?” dedi. “Dur arama!” dedim. Yüzüme kızgın bir ifade ile baktı. “Vazgeçtim canım arama. Buna daha hazır değilim galiba” dedim. Ahizeyi yerine koydu ve hışımla söylenerek yatak odasına gitti. Bende hemen ardından gittim. Yatağa oturmuş bekliyordu. Hiçbir şey demeden hemen bacaklarının arasına girdim ve siyah donunu yana sıyırarak amını emmeye başladım. Sırt üstü uzandı ve saçlarımdan çekip beni amına bastırarak “Ne zaman hazır olursun?” dedi. Artık olaylar benim istememden çıkmış karımın isteği haline dönüşmeye başlamıştı. Fakat o hala sanki ben istiyormuşum ve bu beni çok memnun edecekmiş te, benim için fedakarlık yapıyormuş gibi davranışlarını sürdürüyordu. Bir yandan da sürekli bana bunu hatırlatıp, beni tahrik etmeye çalışarak bu zamanın bir an evvel gelmesine zemin hazırlıyordu. Ama unuttuğu bir şey vardı. O kurttu ben ise tilki…Ama onun bu davranışı beni çok tahrik ediyordu. Sikim yine kazık gibi olmuştu. Dil darbelerim amının en hassas yerlerini döverken sikimde havayı sikiyordu. Karım gözleri kapalı bir şekilde yine hayal dünyasına dalmıştı. Ben onu yalarken o da inliyor “oooh Murat’ım, sevgilim sabret sevgilim az kaldı. Yakında siktireceğim kendimi sana. Bütün deliklerimi senin koca yarağının hizmetine vereceğim sevgilim, hemde çok yakında” diye söyleniyordu. İş yine zıvanadan çıkıyordu işte. Karım konuştukça benimde iştahım kabarıyor, o güzel deliklerine sondaj yapıyordum. “Siktireceğim sana Murat’ım, kocam istesede istemesede siktireceğim sana kendimi” dediği anda “git ara hadi” dedim. Faltaşı gibi açılmış gözleriyle bana bakarak “bu sefer geri dönmem bilmiş ol” diyerek hışımla fırladı. Kalkmış sikimle peşinden gittim. Kendinden emin, kesin bir kararlılıkla numaraları çevirdi.Ellerinin ve ayaklarının titrediğini farkettim. Bir yandanda karşı tarafın telefonu açmaması için içimden bildiğim bütün duaları okudum. Karımın ince beline kollarımı doladım. Bende merakla kulağımı ahizeye yaklaştırdım. “Alo” karım da bir tedirginlik bir heyecan. “Alo” diyen Murat’ın ta kendisiydi. Karım bir iki kez yutkunduktan sonra zorlada olsa bir “Alo” koyverdi. Karşısındaki kadın sesini alan Murat daha kibar bir şekilde “Buyrun hanımefendi, kimi aramıştınız?” diye konuşmasını sürdürdü. “Beni tanıdın mı?” “Afedersiniz tanıyamadım, kimsiniz?” “Feyza”… Elbetteki karşıdan şaşırmayla karışık ılımlı bir tepki ve sohbet koyulaştı. Karım karşıdan aldığı ılımlı tepkinin de etkisi ile daha rahat ve sakin hareket etmeye başladı.Uzun bir muhabbet ve eski günleri yadetmeden sonra konu eşimin yaklaşımıyla yavaş yavaş cinselliğe kaydı. Murat eşimin evli olduğunu biliyordu. Kendisi 29 yaşındaydı ve hala bekardı. Murat eşime “yalnızmısın?” diye sorduğunda eşim “Hayır kocam var yanımda” diye cevap verdi. Bunu bir çırpıda söylemiş ve inanın bende en az Murat kadar şaşırmıştım. Murat şaşkınlık ve heyecanla sadece “Şaka yapıyorsun” dedi. Karım “Hayır şaka değil, şu anda kalkmış sikiyle yanımda duruyor. İstersen telefonu vereyim tanışın” dedi. Telefonu bana uzattı, ne yapacağımı bilemedim. Benim heyecanım onların ikisinin heyecanının toplamına eşitti. Telefonu aldım ve mahcubiyet ve utangaçlıkla bir “merhaba” deyiverdim. Murat’ta kısa ve net “merhaba, nasılsınız?” dedi. Karım iyice bana sokulmuş eliyle sikimi sıvazlıyordu. “Teşekkür ederim iyiyim siz nasılsınız?” diye sordum ve lafı fazla uzatmadan telefonu Feyza’ya uzattım. Feyza “İnandın mı aşkım?” diye sordu. Murat “Evet ama nasıl olur?” diye bir açıklama istedi. Karım baştan sona herşeyi tane tane anlattı. Benim cinsel zevklerimden bahsetti ve kendisinin de buna en uygun kişinin esk**en beri çok arzuladığı Murat’ın olduğunu söyledi. Artık olaylar şekillenmişti. Murat karımın ne istediğini biliyordu. Ve vakit kaybetmeden telefonda seks yapmaya birbirlerini azdırmaya başladılar. Karım bulunduğu yere oturdu. Zaten üzerinde siyah bir külottan başka bir şey yoktu. Murat’la telefonda am-göt-sik muhabbeti almış başını giderken bende onun amcığını büyük bir iştah ile yalıyordum. Karım kısa sürede birkaç kez orgazmı yaşamıştı ve mutluluktan uçuyordu. Bana yapmadıklarını telefonda Murat’a yapıyor, onu yalıyor, emiyor, yasak falan dinlemiyordu. O gece hepimiz birkaç defa boşalmış belki ben hariç herkes mutluydu. Seks hayatımız bir hayli renklenmişti. Benim istediğimde bu değilmiydi zaten. Hala soruyorum kendime. Gerçekten ben bunu istemişmiydim? Telefonu kapattıktan sonra karıma içimdeki korkularımdan bahsettim. Onu çok sevdiğimi, ne olursa olsun onu kaybetmek istemediğimi, benim haberim olmadan asla Murat’la konuşmamasını falan tembihledim. Bana söz verdi ve asla habersiz bir şey yapmayacağını, ne olursa olsun ona güvenmemi istedi benden. “Sana güveniyorum canım” derken bu kelimenin içimden gelmediğini, sadece laf olsun diye söylediğimi hissettim. Ertesi gün… Aldığımız zevkin boyutundan bir türlü dinginleşememiştik. Ve elbette ki yine sevişmeye başladık. İkimizde ihtirasın en güçlü rüzgarının ortasında savruluyorduk. Karımın azgınlığının sebebi elbetteki ben değildim. Artık benim yerimin neresi olduğunu hepiniz biliyorsunuz. Hatırlatmamı isteyenler varsa söylüyorum karımın iki bacağının ortasında onu yalamakla meşgulüm. Eşim “Oooh Alper, dün telefonda Murat beni ne güzel sikti. Kalın ve damarlı bir siki varmış. Onu içime almayı ne çok istiyorum bir bilsen. Şimdi gelsede beni burada sikse ne iyi olurdu.” dediği anda bunun bir fantezi olmadığını, isteklerini dile getirdiğini biliyordum. Söyleyecek bir söz bulamıyordum. Fakat ben konuşmasam bile söylediklerinin arkasından amına, götüne attığım dil darbeleri çok şeyi anlatıyor olmalıydı. Ve karımın elindeki sikimin zonklamaları, sikimin başında biriken damlalar zaten benim yerime konuşuyordu. Karımın aldığı zevkin boyutuda bitmek tükenmek bilmeyen, ağzımın içine doldurduğum kadınlık sıvılarıydı. Artık atı alan Üsküdar’ı geçmişti ve bu saatten sonra dön demek mantıksızlıktan başka bir şey değildi. Murat sikecekti karımı. Hemde benim isteğimle, benim gözümün önünde, benim yapamadıklarımı karıma yapacaktı bunu biliyordum. Feyza altımda bir dansöz gibi kalçalarını sallarken “Hadi Muratı’ım gel sik beni. O kalın yarağını sok içime. Kocamın sikemediği amcığımı sikte görsün” diye nefes nefese söyleniyordu. Elindeki sikim tekrar zonklamaya başladı. Neredeyse boşalacaktım. Gözlerini açıp bana bakarak “Murat beni sikerken seyretmek hoşuna gidermiydi?” diye sordu. “Bilmem ki” diye cevap verdim. “Sikin öyle demiyor ama?” diye tekrar sorduğunda “Anladığın şeyleri duymak hoşuna gidiyorsa eğer bilki evet” deyiverdim. “O zaman çağıralım da gelsin. O beni siksin sende seyret ve 31 çek.” diyerek güldü. Ne istediğimi biliyordu. Ve bunu bugün olmasa bile bir gün kabul edeceğimin farkındaydı. “hadi git ara Onu” dediğim anda canına minnet bir şekilde telefona koşarak gitti. “Çağırmamı istermisin kocacığım?” dediği anda “hayır” diyebildim sadece. Konuya hemen girmişler ve hepimiz yerimizi almıştık. Karım tamamen azmış “Sik sevgilim, ooooh evet, götümü sikmek istermisin?, götüme patlamak istermisin? Boşal aşkım, fışkırt içime, eveeet evet” diyerek hem beni hem Murat’ı azdırıyordu. Ben karımın amını yalarken karım Murat’a “Yarın akşam bize gel ve bunları yaşayalım” dedi. Ben çok şaşırmış, itiraz etmek istemiştim fakat hislerim karşı koyamıyordu. Hesapta bu yoktu! Belki de vardı… Bir yandan da benim saçlarımı okşuyor onay bekliyor gibiydi. Sesimi çıkarmadığımı görünce adresi vererek, saat 22:00 da onu beklediğini söyledi ve telefonu kapattı. Sonra bana “kızmadın değil mi kocacığım?” diye sordu. Kızsam sanki umurunda olurmuydu. Kendi kişiliğimi kaybetmiştim artık ve söz hakkım yoktu. Karım yerinden kalkarak beni sikimden tuttu ve çekerek yatak odasına götürdü. Büyük bir şehvet ve arzu ile sevişmeye başladık. “Görmek istediğin herşeyi yarın göreceksin, madem bu sana zevk veriyor al işte bende senin zevk alabilmen için elimden geleni yapıyorum, istediğin bu değilmiydi?” dedi ve beni kendi silahımla vurmaya çalıştı. Benim olan tek şeyi o gece büyük bir ihtirasla siktim. Ne yazık ki onu yarın başka biriyle paylaşacaktım. Cumartesi…Bu gün işyerimde bütün gün sikim havada gezdim. Akşam olacakları düşündükçe yerimde duramıyor, karışık duygular yaşıyordum. Ağlasam mı, gülsem mi bilmiyordum. Bazen umursamaz davranmaya çalışıyor “Amaaaan ne olacaksa olsun” diyorum hemen ardından aslında ne kadar umursadığımın farkına varıyorum. Bu benim hayatımdı ve ben hayatımın içinde olan şeyleri umursamazlıktan gelemezdim. Sadece 5 saat kalmıştı. Eşimi aradım ve birşeylere ihtiyacı olup olmadığını sordum. Sesinden ne kadar mutlu olduğu belli oluyordu. Karımın böylesine rahat olacağını, bir orospu gibi davranıp kendisini başkalarına siktireceğine bana trilyon verseler kabul ettiremezlerdi. Oysa ki eşim elden bedavaya gidiyordu. Hatta Murat karımı siksin diye nerdeyse üste para bile verecektik

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Gözümün Önünde Yaraklar Uçuşuyordu!

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

Gözümün Önünde Yaraklar Uçuşuyordu!
Gözümün Önünde Yaraklar Uçuşuyordu! (Şeyma 26 Y., Sakarya)

Kocam bana, Madem bana destek olmuyorsun git evimden! diyeli iki ay oldu. Önce, İş kuracağım! diye okul arkadaşına, sonra Çiftlikbanka (evet o kadar salak), sonra sanal paradan zengin olma işine ve şimdi de Keçiçiftliği işine toplamda yüzbinleri bulan para yatırdı. Beş parasız bir erkekle evlenen asıl salak ben olduğum için de önce tüm birikimlerim ve düğün takılarımız sıfırlandı. Ailelerimizden yüzbinden fazla borç aldık ve binlerce lira esnaf borcunu da kredi kartları ile döndürmeye çalışıyorum. İki aydır yüzünü görmememe ve masrafım olmadan annemler ile yaşamama rağmen halen tüm maaşım ondan kalan borçlara gidiyor. Daha ne destek olacaktım it herife?

Son ümit eski çalıştığım okulun sahibine gittim, ellisinde muhafazakar bir adam. Mezun olur olmaz babam sayesinde bana iş vermiş, sonra okulu başkasına satmıştı. Acil ihtiyacım 5.000 TL. Bir sürü surat yaptı, Benim de param yok… Niye o serseri ile evlendin ki?… Yarına bir 3.000 hazır ederim, gel! dedi. Utancımdan yerin dibine geçtim, yanında oturan tanımadığım sakallı yetmişinde babası bile öğütler verdi mıymıntı mıymıntı.

Ertesi gün kapıda duran yeni BMW sine küfür ederek yanına gittim. Parayı zarfa koymuş, yine bir sürü öğüt, Hazıra alışmak kolaydır, borç çabuk birikir, ne zaman vadesi gelir anlamazsın! dedi. Bir 10 güne öderim, maaş alacağım… dedim. Bak sana abi nasihatı, başkasından borç alma, güzel kadınsın, dul sayılırsın, kötü kötü şeyler isterler! dedi orospu çocuğu. Yutkundum, başım döndü, Ne diyorsunuz Muzaffer Bey? Bu nasıl laf? deyip, zarfı bıraktım. Tekrar zarfı alıp elime tutuşturdu. Yanlış anladın, ben abinim, uyarayım dedim! dedi. Kapının önünde yoldan geçenlere aldırmadan ağlamaya başladım ve o an ayrılmaya karar verdim kocamdan.

Çalıştığım okulun yaz tatiline girmesini fırsat bilip, üniversiteden karı koca arkadaşım ve okuldan bir başka bayan öğretmen arkadaşım Ayşen ile atladık ablamın yazlığına geldik. Ablam, Bir ay ev senin! demişti. Ablamın durumu daha karışık, eniştem, yani eski eniştem yarı Adapazarında, yarı Kuşadasındaki otellerinde. Ablamla ayrılmalarına rağmen ona sağladığı lüks hayat, iki çocuklarının özel günlerinde bir araya gelmeleri devam etmekte. Buralarda görmeye alışkın olmadığımız bir eski eş ilişkisi. Kuşadasındaki evde ablamın yatak odasında hala eşyaları var eniştenin. Boşanmalarına rağmen karı koca ilişkileri sürüyor mu bilmiyorum.

Evli arkadaşların izni beş altı gün, sonra biz Ayşen ile kız kıza bir iki gün daha takılacağız. Sonrasındaki yalnız günlerim için de bir çanta kitabım var, zaten yeğenler de atlar gelir, oyalanırım. Yazlık eniştenin otelin karşısı zaten. Geldiğimizi haber verince, Yemeklerinizi burada yiyeceksiniz! diye haber gönderdi. Bizim de canımıza minnet, üç kuruşun hesabını yapıyoruz zaten.

Akşam yemeğinde masamızı biz demeden donattılar, evli arkadaşlar ve arkadaşım Ayşen içti, ben alkol kullanmam. Bu her öğünde sürdü. Üçüncü veya dördüncü akşam evli arkadaşlar çok içti, adam karısını eve yatırmaya gidip dönecekti. Masada ben, kız arkadaşım Ayşen ve iki akşamdır Ayşen e yazan otelin müdürü kaldı. Otelin müdürü eski eniştemin talimatı ile bizimle ilgileniyor, ama çokça Ayşen ile ilgileniyordu. Karısını yatıran arkadaşımız da dönünce yeniden içki faslına başladılar. Otelin müdürü, Ayşen e, Gel diskoya geçelim! deyince kalkıp gittiler. Biz baş başa kaldık üniversiteden beri tanıdığım, ama pek samimi olmadığım herifle…

Saçma sapan muhabbetler sonrası kalktık. Tam eve girerken elimden tuttu, Çok güzel kadınsın, hayran kaldım denizde sana! dedi. Sağol, hadi odana sarhoş herif! dedim gülerek. Sarhoş değilim! diye üzerime eğildi, bir eli ile kalçamı sıktı. Ooo, taş gibi yanıyorsun değil mi dul kalınca, nasıl sertim bir bilsen! dedi. İtekledim sarhoş herifi. Odama girip kapımı kilitleyip ağladım yine. Bir hafta içinde ikinci taciz ve daha resmen dul bile değilim. Ne çok hayvan var ve nasıl iğrenç bir bakış açısı!

Ben yeğenimin odasında, onlar ise rahat etsinler diye ablamın odasında kalıyordu. Sabah nasıl evden kovsam, nasıl bir rezillik çıkar, benim başıma neler gelir sıkıntısı ile dönüp durdum yatakta. 10, 15 dakika sonra, Yapma, istemiyorum! sesi ile gözlerimi açtım. İki akşamdır bize duyurmadan seviştiklerini, ikisinin de sabah erkenden duşa girmelerinden anlamıştım. Ben istiyorum, hadi bak, nasıl kalktı sikim! dedi adam. Bana kaldırmıştı adi herif o siki. Kapıyı, camı kapatsaydın! dedi kadın. Yoklar evde, discoya gittiler! dedi adam. Bağıra bağıra söyledi bunları. Bağıra bağıra da sevişmeye başladılar.

Açık camlarından ve kapılarından çığlıkları, yatak gıcırtıları, Yavaş, canımı yakıyorsun, ne oldu sana böyle, çok sertsin bu gece! inlemeleri odamı doldurdu. Bacaklarını aç orospu, kaldır şu götünü biraz! gibi pozisyon değişikliklerini bile duyurdu bana it. Önce kadın, Dur artık, yeter! diyerek, sonrasında adam öküz gibi böğürerek boşaldı.

Sabaha karşı kocam ile seviştiğim rüyalar görerek uyandım. Soğuk duşa altında gece nemlenmiş çamaşırlarımı yıkadım. Herifi görünce ne diyeceğimi, ne yapacağımı bilemeden otele kahvaltıya tek başıma indim. Bir haftadır ortalarda olmayan eniştem bitti yanımda, ihtiyacım olan son şey. Onu da tersleyerek kahvaltımı yarıda bırakıp kalktım.

Arkamdan, Baldız… diye seslendi. Baldız deme bana, sen eniştem değilsin! dedim. Tamam tamam, değilim, ama yine uyarayım. Bugün daha uzun bir etek giy, birisi çok morartmış bacağını! deyip, çirkin bir kahkaha atıp su bardağı ile şerefe yaptı. Çantam ile bacağımı örtüp kendimi eve attım. Kalçamda ve altında iki kocaman el büyüklüğünde kızarıklık. Hayvan herifin iki yerimi sıktığını fark edememişim. Telefonum çaldı, arayan o hayvan herifin karısı. Şeyma cım, kocamın ani bir işi çıkmış, sabah ilk otobüs için çıktık evden, sen yoktun… dedi kadın. Bir sürü teşekkür filan. Yüzü olmadığından kaçıyor karaktersiz herif…

Ayşen öğlene doğru kalktı, gece dörtte gelmişler diskodan. Bakışlarımdan anladı ne soracağımı. Yok, bir şey olmadı. Asılmadı hiç! dedi. Ayşene, Bugün ben evden çıkmayacağım, iyi değilim! bahanesi ile ablamın odasını toplamaya girdim. Hayvan herifle karısının dün gece seviştikleri örtüleri makineye attım, çöpleri boşalttım. Çöpte bir boş prezervatif kutusu, tekrar dün geceyi hatırlattı. Bu sefer tacizden çok sabah gördüğüm rüya aklıma geldi, aylardır sevişmemiş, 26 yaşında bir kadınım. Uzun süredir ilk defa yalnızım bir evde, elim göğüslerime gitti sonra vazgeçtim. Bütün gün TV seyrettim, gece erkenden de yattım.

Saat 02:00 gibi dış kapının açılma sesine uyandım. Evde erkek kalmadığından oda kapım sonuna kadar açık. Aşağıda bir kıkırdama. Ayşenin, Hemen gideceksin ama, Şeyma uyanmasın! diyen sesi geldi. Tamam tamam, sadece tuvalete girip gidiyorum! dedi otelin müdürü. Sarhoş kafası ne güzel, herif karşıdaki otelin müdür odasında kalıyor zaten.

Aşağıdaki salondan çok geçmeden sevişme sesleri gelmeye başladı zaten. İki gece üst üste, canlı sevişme dinliyordum. Yapma lütfen, sen evlisin! dedi Ayşen. Demek o yüzden otele götürememiş Ayşen i otel müdürü. Çok güzel bir kadınsın… dedi. Arada sesleri kesildi. Sonra, Ooo, göğüslerin çok güzel! dedi. Sonra duyduğum, Ayşen in, Yavaş lütfen, canım yandı! sesleri ve inlemeleri. Sessiz sakin ev kızı, başarısız bir söz tecrübesi olan Ayşen, şimdi kendinden 10 yaş büyük bir erkeğin altında.

– Eğil şu koltuğa!

– Ahhh, ahh, ne soktun öyle?

– Daracıksın!

Hızlı hızlı iki vücudun birbirine çarpma sesleri sürdü bir süre daha…

– Gel üstüme otur!

– Büyükmüş bu! (İlk defa gördü demek amına giren yarağı bizim Ayşen.)

Yine sesler kesildi ve yavaş yavaş inlemeler yükseldi. Arada tokatlama gibi sesler geldi. Her tokatlama sesi sonrasında da Ayşenin kısık çığlıkları.

– Parçaladın beni, yeter, çok büyük bu!

– Sabah akşam sikecem dar amcığını!

Dün geceki taciz, beni düşünerek kaldırdığı sikini karısına sokan sevimsiz herifin suratı ve üst üste iki gece dinlediğim sevişme sesleri. Göğüs uçlarım yanıyor geceliğime değdikçe. Şurada yıllardır yapmadığım bir şeyi yapıp kendimi mi okşasam? Aşağıdaki çığlıklar yükseldi, şu an ikisi de hiç bir şeyi umursamıyor belli ki. Yataktan doğrulup yarısı görünen aşağıdaki kanepeye doğru bir göz attım. Ayşenin sırtı dönük, otel müdürünün üstünde kıvranmaya devam etmekte. Küçük kalçaları ve müdürün kıllı kalın bacakları gözüküyor sadece. Elleri Ayşenin kalçalarında. Görünmekten korkup yatağa girdikten kısa süre sonra sesleri, uzayan ve gittikçe kısılan inlemeler ile sona erdi…

Sabah yine, gözümün önünde uçuşan yarakların rüyasını görerek uyandım. Önü ıslanmış çamaşırımı çıkartıp, mayomu giyip kendimi otelin plajına attım. Ayşen halen uyuyordu. Soğuk deniz kendime getirdi, havluya sarınıp kumsala uzandım. Tek başına sahilde takılan bir kadına sadece çevredeki Türk erkekleri atmaca gibi baktı. Otelin sahibi olan eski eniştem yanıma gelince ise hepsi ürküp göz tacizini de bıraktı.

– Sevgilin nerede? diye takıldı eniştem.

– Yok kimse ya, bir yere çarptım galiba…

– Tamam şaka yapmıştım kızma, söylemem kocana. Geçmiş zaten! deyip kalçalarıma baktı.

– Halen evli misin o dallamayla?

– Sayılmaz!

– Bak herkes sana bakıyor, ablan gelene kadar tadını çıkar tatilin. Benden laf çıkmaz…

– Git başımdan lütfen, ben öyle kadınlardan mıyım? dememe bozuldu.

– Bu ukalalığın çekilmez bilesin, iki laf konuşulmuyor seninle!

– Konuşma o zaman!

Sen bilirsin kızım. Güzel kadınsın, ziyan olma dedik. İki güler yüz, her sorununu çözer aslında! dedi. Sonra da gevrek gevrek gülerek, Maddi manevi rahatlasan sinirin de kalmaz! diye ekledi.

Yine sinirimi tepeme çıkardı adi herif, kalkıp gitmesini seyrettim. Büyük ihtimal boşboğaz ablam, kocamın yarattığı borçları ödememi anlatmıştır. Gidip bardaki iki barmen ve iki turist ile konuştu. Turistler bana dönüp kadeh kaldırdı, tepki vermedim. Yine sinir bozucu bir şekilde bana uzaktan el sallayıp, Bu akşam İstanbul a dönüyorum! diye seslendi.

Akşam yemeğinden sonra Ayşen ile otururken, önce otel müdürü, sonra orta yaşlı bir İngiliz geldi masaya. Her sene burada tatil yapar, bizim patronun arkadaşıdır… diye tanıştırdı otel müdürü. Yarım yamalak İngilizcem ile anladığım, bugün eski eniştem ile barda konuşanlardan biri imiş.

Ayşen kulağıma eğilip,

– Aramızda kalsın, biz dün gece beraberdik! dedi.

– Duydum! deyince kız kıza kahkaha attık.

– Bu gece de gelmek istiyor, sorun olmaz değil mi?

– Rahat ol! dedim.

Onlar içkileri götürürken İngiliz bana da içki sordu. İçmem! deyince, Wine? (şarap) diye sordu. Okey! dedim. Bir kadeh şarap günlerdir ilk defa sakinleştirdi. Diskoya geçelim! tekliflerine hayır demedim. Karanlık en arka köşede yüksek masada ayakta idik. Otel müdürü Ayşen ile sarmaş dolaş iken, İngiliz elinde bir bardak ile geldi. No alkol! dedim. Söylediklerini otel müdürü çevirdi. Az alkollü, enerji içecekli bir kokteyl imiş. Tadı çok şekerli geldi. Neredeyse hiç alkol tadı almadım.

Üst üste iki taneyi bitirdiğimde, Ayşen önden, otel müdürü arkadan, ayrı ayrı uzaklaşıyordu. 40 yaşındaki İngiliz ise yanıma iyice sokulmuş, garsona birer tane daha işareti yapıyordu. Sıcak nefesi kulağıma bir şeyler söylüyor, çok azını anlıyordum. Benden bir 10 santim falan uzun, 1.80 civarında, hafif göbekli, sarışın, sıradan bir İngiliz tipi.

Şarap üstüne içtiklerim başımı döndürdü iyice. Parmağımdaki yüzüğü gösterip bir şeyler söyledi yine. Yarım yamalak İngilizcem ile zar zor evli olmadığımı anlattım. Diskodaki kısa gösteri başladığında bir kadeh daha içiyordum ve onun eli de belimde idi. Hayatımda kocam dışında bir erkek ile ilk defa bu kadar yakın olmama aldırmadan duruyordum. Alkol nerede olduğumu unutturmuştu. Çalan müziğe eşlik eder gibi eli belimde gezdi, sonra arkama geçti ve önünü kalçama dayayıp dans etmeye başladı. Elleri önden belime sarılmış halde ayakta sağa sola sallandık. Kısa sürede aramızda mesafe kalmadı ve sertliği kalçama batmaya başladı. Ayşenin, Çok büyük! sözleri geldi aklıma, bunun ki ne kadardır acaba diye düşündüm. Ne tepki vereceğimi bilemedim. Niye aklıma hemen yarağı geldi ki, bugün tanıdığım bir yabancı ile mi yatacağım? Durdum sadece.

Eğilip ensemi öptü. Daha bir iki gün önce şerefsizin sıktığı yerler üzerinde gezindi eli. Altımdaki keten etek biraz diz üstü, hafif çekiştirerek elini çıplak bacağımdan yukarılara getirdi. Gösteri bitti bu sırada, ışıklar açıldı. En arka masadayız, ama ayrıldı arkamdan. Elimden tuttu, yürümeye başladık. Odalara giden karanlık yola girer girmez durdu ve eğilip öptü. Nedendir bilmiyorum, dilim ile karşılık verdim. Üzerimdeki hafif dekolteli gömleğin bir düğmesini açtı dudaklarımdan ayrılmadan. Boynuma indi. Söylediklerinden yakaladıklarım, güzelliğim ve bir iki Fuck kelimesi.

El ele müstakil tek katlı ev şeklindeki otelin en pahalı odalarından birine kadar gittik. Adam beni sikmeye götürüyordu ve ben bir rüyada gibi peşi sıra sürükleniyordum. Alkolden uzak durmalıydım. Odaya girer girmez beni bir koridordan geçirip tuvalete girdi. Soktuğu oda dev gibi, ayrıca deniz manzaralı bir terası var. Ortada kocaman beş kişiyi alacak bir yatak ve bir oturma takımı. Gitmem lazım, ama kıpırdayamıyorum. Gidip yatağın köşesine oturup aylardır çantamda taşıdığım ama içmediğim sigarayı yakıp güç toplamaya çalıştım. Tuvaletten çıkınca gideceğim.

Belinde bir havlu ile çıktı tuvaletten, yatağın kenarına bir tane prezervatif bıraktı. Hafif göbekli, kalın vücutlu bir adam. Geldi önüme dikilip bir şeyler söyledi. Hareketsiz durunca eğilip gömleğimin kalan bir iki düğmesini daha açtı ve çıkardı. Şimdi sütyen ile karşısında oturuyordum. Ayaklarım uyuşmuş, kalkıp gidecek gücüm yok. Eğildi, dudaklarımız birleşti yine, bir eli göğsümü sıktı. Çok özlemiş bir erkek elini göğüslerim de. Büyük ve güzel! dedi, bunu anladım.

Ben gideyim artık! dedim, anlamadı tabii ki. Sütyenimin askılarını aşağıya indirdi ve göğüslerimi ortaya çıkarmaya çalıştı. Göğüslerimin gövdesini bile kavraması aylardır erkeksiz bedenimi titretti. Beklemediğim bir şey yapıp belindeki havluyu çekti. Yarı kalkmış sünnetsiz siki burnumun ucunda sallandı. Söylediklerini anlamasam bile kökünden tutup dudaklarıma çarpması ile ne istediğini anladım. Aklım ve vücudum bir savaş halinde iken, herifin sünnetsiz ince sikini ağzıma sokmaya çalışması ile ne yapacağımı bilemez halde bekledim.

Biraz daha sürttü sikini dudaklarıma. Açmadım ağzımı. Yabancı dilde bile olsa hoşnutsuzca söylendiğini anladım. Beni yatağa itekleyip çıplak vücudu ile üstüme tırmandı. Dudaklarına karşılık vermek istemesem bile dilinin ağzımda olmasından rahatsız olmadım. Dilimin de onun ağzına girmeye çalıştığını fark ettim. Sütyenim, eteğim, çamaşırım peş peşe çıktı. Acelesi varmış gibi yatağın kenarına uzandı bir prezervatifi açıp sikine taktı. Altında misyoner pozisyonunda yatarken biraz göğüslerimi sıktı. Boynumu öptü. Bunu bile özlemişim. Ellerim ile boynuna sarıldım. Ağırlığı ile göğüslerim ezildi. Sıcak bir erkek tenine değen göğüs uçlarım yandı.

Amımın girişinde prezervatifin ince ucunu hissettim. Bacaklarımı biraz daha araladım, içime zorlanmadan yavaşça kaydı. Çok ıslak değildim, ama prezervatifin yardımı ile ince siki kolayca yerleşti amıma. Kocamınkinden ince sikinin sertliği bile özlediğim duyguları tekrar yaşatmaya yetmişti. İçimde sertçe ve küfür ederek gidip gelirken sadece boynumu emiyor, bense boynuna sarılmış hareketsiz duruyordum. Kocam kadar iyi değildi sevişme konusunda, ama ben çok açtım. Karnım karıncalanıyordu bile.

Boynumdan ayrılıp göğüslerimi sıkmaya başladı. Sert ve canımı yakıyordu. Kısa sürede onu da bıraktı. Boynumu acıtarak emmeye devam etti ve öne doğru bir iki hamle yaptı, tüm ağırlığını üstüme vererek boşaldı. Daha yeni havaya giriyordum ve içime gireli bir dakika bile olmamıştı.

Üzerimden kısa sürede yana devrildi. Banyoya girmek için kalktı. Elim, içime dölü geldi mi diye kontrol etmek için amıma gitti. Kontrol için dolaşan parmağım bızırıma değince bacaklarım kasıldı. İki parmağım ile dolaştım çevresini. Yıllar önce küvete yatıp yattığım gibi sol elim büyümüş sol meme ucuma gitti. İki parmağım ise önce bızırıma, sonra içime. İngilizin yarım bıraktığı işi tamamlamam o kadar kısa sürdü ki, ben bile şaştım. Ayşenin otel müdürünün siki üzerinde zıpladığı görüntüler gözümün önünde, iki parmağımı derinliklerimde sıkıştırdım. Aylar sonra gelen orgazm ile yatağa yaydım kendimi…

Göğüslerimi öpmesi ile gözlerimi açtım. Üzerinde bir bornoz vardı. Bana da bir tane uzattı. Kalktım yerden kıyafetlerimi toplayıp duşa girdim. Giyinirken, Çantanı bulamıyorum? diye anlamsız bir soru sordu, sonra, Okey, buldum! diye sustu…

Yarı sarhoş savrularak eve döndüm. Kapıda bir çift de erkek ayakkabısı, belli ki otel müdürü de Ayşenin odasında. Soyunup yatağa attım kendimi, cep telefonumu kontrol etmek için çantamı açtım. Çantam açılır açılmaz elime 4 adet 50 Pound para ve bir (İngiltere) telefon numarası yazılı kağıt geldi…

[Şeyma]

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

İlk Macera, Bebekteki Zengin

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Babes

İlk Macera, Bebekteki Zengin
İlk başta kendimi tanıtıyım, Bilgisayar Mühendisi,27 yaşında, 187 boyunda, 90 kilo biriyim. İstanbula 3 sene önce iş için geldim. 3 sene de neler yaşadıklarımı burda anlatacağım fırsat buldukça. Hikayelerin tamamı gerçektir.

İstanbul bana çok kalabalık ve sıkıcı geldi ilk zamanlar, bundan önce yurtdışında yaşadığım için sıkıcıydı. 3 sene yurtdışında yaşamış biriyim. Sonra internette chat yapmaya başladım birileriyle, fark ettim ki 30-50 yaş özellikle 40 yaşında kadınlar bana çok seksi gelmeye başladı, İnternet üzerinde bunlarla yazışmaya başladım. 38 yaşında taş gibi bir kadın vardı, bebekte oturuyor kendisi, onu istiyordum, skype üzerinden konuşuyoruz, firikik felan veriyor. Deli oluyordum, istanbuluda fazla bilmiyorum o aralar. Bir gün mecidiykoyde takılıyorum, bana victoria secrettan iç çamaşırı al senin için giyiyim diye mesaj attı. Gittim ordan biraz sıkıla sıkıla en güzeli seçtim, bu arada ordaki kadınlardan biri bana sanki yazdığını farkettim. Hala onuda unutamıyorum, neyse, aldım ben adresi istedim birde viski aldım, Bebek e doğru yola çıktım, eve geldim, yok böyle bir vucud, 38 yaşında ama kalçalar squat yapmış gibi, ben bunu kapıdan girdikten sonra elimdekileri kenara bırakıp bunu tuttum, hafif domalttım, üzerindeki pijamayı indirdim, hissetmem lazımdı kalçaları, ben pembe tanga almıştım siyahı çıktı, amını okşamaya, amından kalçalarını elimle yarrağımıda duvara doğru ittirmeye başaladım, kafasını yan çevirdim, dudaklarından ve boynundan öpmeye başladım, artık dayanacak bir gücüm kalmamış, kaç haftadır sevişmemiş, benimki her yerde hazır pozisyona geçiyordu. ben bunu tamamen soyup hazır pozisyona geçirdim, Vestiyerin üstüne oturtturdum, bacaklarını ayırdım. yarrağımı amına sürerken prezervatifimi açtım, kadın inliyordu, açtıktan sonra tek elimle takarken diğerinin parmaklarını amına sokuyordum. sonra yarrağımı amına soktum. sikmeye başladım, kadın resmen ağlıyor, inliyor, komuşlara ayıp olacak dedim ağzını kapadım,kadının gözleri kaydı, bunları gördükçe bende kendimden geçiyordum, sonra ben bunu tuttum, kucama aldım içeri koltuğa geçtik, ben orda domalttım , kalçaları çok severim, kadının kalçalı olsun diyen biriyim. her türlü kalça domaltılması domaltılıp sikilmesini severim. Ben dedim buna girecem, anala yok dedi, ben bunu tuttum, sikmeye başladım kalçalarını açıyorum tokatlıyorum, sonra düşündüm, baş parmağını ben deliğe sokuyum çıkartıyım, başta parmaklarımla okşuyorum, yarrağımı arasına koyup sonra tekrar giriyorum, sonra ben parmağımı içine doğru soktum, sonra dizlerinin üstünde duracak hali kalmadı, bende ilk patlayı gerçekleştirdim. sonra onu kucağıma aldım, dedim fazla acıtmıyacağım dedim, amını ve deliği okşuyorum. Kucağımdayken,

+ Bak dedim

parmağımını amına sokmaya başladım,

+ Bunu siktik, çok da güzeldi. Ama prezervatif bitti, bende prezervatif kullanmadan yapmam dedim,

parmağımını göt deliğine soktum,

+ Ama farklı boyuta taşıbiliriz dedim,

– Çok acıtır, acımasını istemiyorum. Bu nasıl oraya girecek dedi,

+ Hiç anal yapmanadın mı bu kalçaları gören sikmek ister dedim

– Bir kere uzun zaman önce dedi,

+ Bende tamam, o zaman istiyorum dedim, amını ve götünü parmaklamaya başladım

Birkaç inlemeden sonra tamam dedi, acıtma dedi, yarrağın büyük dedi

Bende tamam dedim, Kucağımda elimi yalayıp orayı okşamaya başladım, biraz biraz girmeye başladı, ben olacak gibi değil dedim, ve kucağıma oturtturdum, bağırmadan önce ağzını kapatmıştım ama elleri ile bacağıma tırnaklarını geçirdi, bende kritorisini okşamaya ve boynundan öpmeye başladım. Şimdi dedim daha kolay olacak herşey diyerek kulağına fısıldadım.bunu sonra inletmeye başladım. harikaydı, daha sonra domalttım birde orda siktim, çıkarttım amına girdim tekrardan, kalçalarının arasına çıkarttıp boşaldım.

Sonra çok güzeldin aşkım dedi,

Sonra bende hediyeni vermeye unuttum dedim, oda bu kadar aceleci davranmasaydın o üzerimde olduğunda senin olacaktım dedi, Bende kısmet dedim. Sonra oturduk içtik, çok sarhoş oldu,

Yarın kızım gelecek dedi sabahtan görmesin burda seni, beni yatağıma götür dedi, tabi bende orda bir daha siktim, gece 5 gibi çıktım, bebekte yürüdüm, sonra taksiye bindim evime gittim.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Hayat hikâyem (Sanal Âlemde Kemal ve S

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

Hayat hikâyem (Sanal Âlemde Kemal ve S
Hayat hikâyem (Sanal Âlemde Kemal ve Sevgi).

Bugüne kadar burada ve buna benzer bircok sitede yazilar yazdim ve paylastim. Kimisi tamamen gercek, kimisi biraz fantezilerle harmanlanmis gercek, kimisi de sadece hayal ve fantezi ürünüydü. Bugün size daha farkli bir sey yazmaya karar verdim. Kendimden ve esimden daha detaylica bahsedip, nasil bir hayat yasadigimizi anlatmaya calisacagim. Bunu yazarken isimlerimizi gizleyerek sanal ortamlarda sikca kullandigim kemal ve sevgi isimlerini kullana cam, yer mekânlari ise mümkün oldugunca gercegine sadik kalarak yazmaya calisacagim.

Ben kemal, 1977’de Almanya’da dogdum. Su anda esmer, 1.72boylarinda, 70 kg.da, normal bir fizige sahip biriyim. Cok yakisikli veya karizmatik biride degilim. ilk ve orta ögretimime kadar Almanya’da okudum ve yasadim. Orta ögretimin ortalarindayken Ailemle Türkiye’ye kesin dönüs yaptik. Yarim kalan orta ögretimi zar zor tamamlayip, o dönemki Türkiye’deki egitim sistemine alisamadigim icin liseyi bitirmeden yarim biraktim. Yabanci dilimin cok iyi olmasindan dolayi da Turizm basladim. Henüz on sekiz yasimda bile degildim ve yasima göre oldukca iyi para kazaniyordum. Her genc gibi bende gezmeyi, eglenmeyi ve hayatimi yasamayi cok seviyordum. Sik, sik eglence mekânlarina gider, sabahlara kadar eglenir hayatimi yasardim. Sik, sik eve kiz arkadaslarimi getirirdim. Bir süre cikar ve hatta cogu kez iliski yasar sonrada onu birakir bir baskasiyla takilmaya devam ederdim. Özellikle cinsel yasantim nerdeyse cilgincaydi. Ailem bu durumdan oldukca rahatsiz olurlardi ve bu yüzden sürekli evlenmemi isterlerdi. Bense evlenmeyi düsünmüyordum. Cok yakisikli veya karizmatik biri olmadigimi ve benle cikan kizlarin cogunun akli fikri kazancimda oldugunu iyi biliyordum. Bana göre cogu kiz arkadasimin derdi, benimle evlenecek evde oturacak kendini salacak rahat bir yasam sürecek. Bir nevi kendilerini kurtaracaklar. Bense hala hayatimi yasamayi ve benim gibi düsünen maddiyata önem vermeyen ama cilginlar gibi özgürce yasayacak, fantezileri olan birinin karsima cikmasi halinde, ancak o zaman evlenmeyi düsünüyordum. Tabi bunu aileme veya etrafa söyleyemiyordum. Ailem, akrabalar ve etraftakiler evlendigimde degisecegimi durulacagimi düsünüyor ve sürekli kendilerine göre iyi aile kizi icin arayislardaydilar. Ailemin ve etrafin baskilari ile beraber evliligin tam olarak ne oldugunu bilmeden. Bana uygun oldugunu düsündükleri, agir basli ve ailemin de görüp begendigi, mahalleden bir kizla ilk evliligimi yaptim. Bu evliligim yaklasik bir bucuk ila iki yil arasinda sürdü. Bu evliligi yaptigima ne o zaman ne de simdi hic pisman olmadim. Bu evlilik bana bir nevi tecrübe ve deneyim olmustu. İlk karimin evlendigimizde bakire olmadigini evlendigim gün gerdek gecesi anladim. İlk karim bakireligiyle ilgili bana komik ve basit palavralar anlatmaya kalkti. Bense ilk karima “bakiresin veya degilsin, istersen benden önce on kisiyle yatmis ol benim icin sorun degil yeter ki dürüst ol.” Diyince ilk karim kizligini evlenmeyi düsündügü ve evlenme vadiyle baskasinin bozdugunu. Bunu ne ailesine nede bana korkudan anlatamadigini söyledi. Bende ilk karima bu tür seyleri kafasina takmamasini ikimiz bir birimize dürüst oldugumuz sürece sorun olmayacagini ve benimde degisik fantezilerim oldugunu söyleyip, fantezilerimi tek, tek ilk karima anlattim. Artik evliydim ve ailem, akrabalar ve etraftakiler esimin beni degistirebilecegini ve eve baglayacagini düsünürlerken. Tam aksine hala uslanmamis ve hatta esimi de eglence ortamlarina sikca götürmeye baslamistim. Son sürat eglence ortamlarina gitmeye devam ediyordum. Sabahlara kadar karimla cilginlar gibi egleniyor, hayatimizi yasiyor ve sabahlara kadar sevisiyorduk. Alkolünde etkisiyle aklima gelen her fanteziyi Karima anlatiyordum. İlk baslarda karim bu durumdan rahatsiz olsa da zamanla alismisti. İlk karim tutucu degil ama baskici bir ailede yetismisti ve benle beraber bir anda acilmis sacilmisti.

Bir gün ilk karima benle olmasaydin kiminle olurdun; beni aldatacak olsan kiminle veya hangi arkadasimla aldatirdin diye soru sordum. İlk karimda bana evlenecek olsam kizligimi bozanla evlenirdim, seni aldatacak olsam arkadaslarindan Kemal veya Ahmet’le aldatirdim dedi. Her ikisi de, evime istedikleri zaman gelip giden cok samimi arkadaslarimdi. Bazen bizde kalirlardi. Esimin bu fantezisini ögrendikten sonra Ahmet veya Kemal bizde kaldiginda karimla sevisirken, sevistigimiz odanin kapisini acik birakirdim. Belki bizi izler, katilir veya biz uyuduktan sonra bizi dikizler diye düsünüyorduk. Bu karimin da cok hosuna gidiyordu ve ona heyecan veriyordu. Bu konuyu karimla konusup anlastiktan sonra, üstü kapali bir sekilde Ahmet’le paylasmistim. Ahmet bundan cok rahatsiz olmus ve hatta Kemal’le de bu konuyu anlatmis, üstü kapalida olsa ne istedigimizi hemen anlamis ve ona cok ters geldiginden bir süre bizden uzaklasmisti. Bu arada ilk karimla eglence mekânlarina akmaya devam ediyorduk. Hatta karim, sürekli gittigimiz bir bardaki gitaristten hoslaniyordu. Karim benim iznimi aldiktan sonra gitaristi ayartmaya baslamisti. Evimize davet ettik. Artik o mekâna daha sik gidiyor dönüste de gitarist arkadasi da yanimizda getiriyorduk. Onlar icerde karimla sevisiyor bende izliyordum. Bir gün dayanamadim ve tam sevisme esnasinda iceri daldim. Gitarist cok kormus ve cekinmisti. Hemen karimin yanina oturup, ellerinden tutup öpmeye basladim ve gitaristte dönüp devam etmesini söyledim. Gitarist fantezimi anlamis ve hemen devam etmisti. Uzun süre üclü takilmis ve hatta arada da bazen baska kisilerle de karim iliskiye giriyor bazen katiliyor bazen de izliyordum.

İlk karim, ilk grup ve beni aldatma deneyimini gitaristle yasamisti. Ondan sonra sirasiyla:
-Barda tanistigi biriyle
-Diskoda bakisip kesistigi Almanya’dan tatile gelen bir Türk’le
-O arada Kücük bir Butikte karim ise baslamis ve patronuyla
-Karim, kizligini asil bozan kisiyi arayip onunla bir iki kere
-Kalacak yeri olmadigi icin bir süre bizde kalan, benim is yerindeki sefimle iliskiye girmisti
Kiminle bir kere kiminle de defalarca iliski yasamisti.

Karimin da benimde favorimiz gitaristti. Gitarist ne istedigimizi cok iyi biliyordu ve bize cok iyi uyum sagliyordu. Bir süreligine baska bir bölgede ise baslamis ve üc, bes ay eve gelememistim. Bu süre icinde karim benim yoklugumdan faydalanip, diger arkadaslarimdan biriyle iliskiye girmisti. Ayni dönemlerde nasil ikna ettiyse Ahmet’i de ikna etmis ve onla da yatmisti. Yaninda olmasam da bazen beni arayip dinletiyor bazen de isi bitince bana tek, tek anlatiyordu. Bu son zamanlarimizdi, Karimla beraber olan bazi kisiler karimi gazliyor sürekli benim icin, bos ver onu ayril ben bakarim sana alirim seni evleniriz. Gibi sözler söylüyorlardi. Karimda bu sözlere kaniyor git gide benden uzaklasiyordu. Her ne kadar karima “Beraber oldugun kisiler seni sadece yatakta istiyor. Ayrilsak ta senle evlenmezler ve bakmazlar. İsleri bitince seni bir kenara atacaklar. Benimle kalirsan bu sekilde yasamaya devam ederiz. Yok, böyle bir yasam istemiyorsan bile bu ortamdakilerden sana hayir gelmez cünkü hepsinin niyeti belli. Ayrilacaksan da, ayril ama düzgün bir yasam istiyorsan baska ortamlardan kisilerle muhatap ol“ diye anlatmaya calissam da, dogrulari göstermeye calissam da karim beni artik dinlemiyordu. Artik resmi olarak ta bosanmistik. İlk karimdan ayrilmistim bu beni fazla etkilememisti. Hayatima kaldigim yerden devam ediyor, hayatin tadini cikarmaya calisiyordum. Bosanmadan önceki uyarilarima kulak asmayan ilk karim, bosandigimizdan bir süre sonra. Dediklerime gelmis ve bosandigina cok pisman olmustu. Tekrar benimle evlenmek istedigini ve yaptigi hatanin farkina vardigini her ne kadar söylese de benim icin her sey gecmiste kalmisti. Kinci yanim agir basiyor, karimin bana degil de baskalarina güvenmesinden dolayi da ona kizgin oldugum icin, onunla artik sadece arkadas olabilirdim.

Bu arada askerligim gelmis, askere gitmistim. Askerligim bitip yasadigim yere geri döndügümde tekrar ayni arkadas ortamina girmistim. Arkadaslardan sürekli ilk karim hakkinda bir seyler duyuyordum. Karim evlendigimiz dönemlerde bile fazla samimi olmadigim bazi arkadaslarim ve arkadaslariyla da tek gecelik veya bir iki defa yatmis ve bunu benden gizlemisti. Baskalariyla yatmis olmasi benim icin sorun degildi ama benden gizlemis olmasi ve yalan söylemis olmasi beni ondan iyice uzaklastirmisti. Cogunuza garip gelebilir ama hala benim icin önemli olan dürüst olunmasi ve yalan söylenmemesi. Aldatilmayi cok rahat affedebilirdim ama yalana karsi asiri duyarliyim. Yalan söylen birinden aninda sogur ve uzaklasirim isterse esim olsun.

İkinci Evliligim Simdiki Karim Sevgi Ve Ben:
İs baslamis tekrar turizm ortamindaydim. O eski cilgin gecelere akiyor hayatimi yasiyordum. Ben hala eskisi gibi rahat ve ucuk fantezileri olan biriydim. Bu esnada ikinci esim yani Sevgi’yle tanismis ve onunla cikiyordum. Sevgiyle tanistigimizda ben 23 yaslarinda, Sevgi’de 17 yaslarindaydi. Sevgi Gercekten cok güzel bir kizdi, fizigi Rus kizlarina cok benziyor ve bu yüzdende nerede olursa olsun hemen dikkatleri üstüne cekiyordu. Gercektende mankenlere tas cikartir bir güzelligi vardi Sevgi’nin (Gerci, hala ilk günkü kadar güzel bir fizigi var, su anda bile, 28 yasinda ve tam bir manken ölcülerine sahip). Böyle bir kizin beni nasil begendigine ve bana nasil asik oldugunu anlamaya calisiyordum. Cünkü sunu cok iyi biliyordum; yakisikli, karizmatik biri degildim. Benimle evlenmeyi düsünecek bir kizin, param veya rahat yasanti icin evlenmek isteyecegini. Yada ilk evliligimdeki gibi kizligi bozuldugu icin kendini yamayip evlenip bu sorundan kurtulup, sonrada ayrilacak biri olmaliydi. Sevgi’nin bunlardan hangisinin nedeniyle benimle evlenmek istedigini anlamaya calisiyordum. Böyle genc ve güzel biri rahatlik icin evlenmeyecegini, cok rahatlikla benden cok ve cok daha maddi durumu iyi olan biriyle evlene bilirdi. Zaten sürekli istemeye gelenler oluyordu. Gelenlerde genelde Dr., Av., gibi geliri yüksek ve iyi bir yere gelmis kisilerdi. Bunlari geri tepip benim gibi Turizm de, calisan biriyle evlenmek istemesi. Bana geriye bir tahmin secenegi birakiyordu ki, tahminlerim oldukca güclü oldugunu biliyor gene de her seyi Sevginin azindan duymak istiyordum.

Artik dayanamadim ve Sevgi’yi aldim karsima uzun; uzun konustuk. Önce kendimi anlattim Sevgi’ye, hayata bakisimi, yasam seklimi ve fantezilerimi. Sonrada sevgi’yi dinledim ve her sey tahmin ettigim gibiydi. Hislerimin kuvvetli oldugunu ve yanilmayacagimi cok iyi biliyordum. Gene de Her seyi Sevgi’nin azindan duymak istiyordum. Sevgiye Söyle dedim. “Bana dürüst ol yeter, bakire olmaya bilirsin veya baska bir sorunda olabilir. Hic biri önemli degil yeter ki benimle gecirecegin zaman zarfinda asla yalan söyleme en kötüsü olsa bile, tüm gecmisini bilmek istiyorum. ”. Bunun üstüne Sevgi bir, bir anlatmaya basladi bütün hayatini.

Her liselilerde oldugu gibi, Sevgi’de lise yillarinin basinda Mustafa diye biriyle cikmis, ona asik olmus. Lise bitince de Mustafa’yla evlenmenin hayalini kuruyorlarmis. Lise bitince nede olsa evleneceklerini düsünen Sevgi kendini Mustafa’ya teslim etmis. Kizligini bozdurmus. Mustafa, bir yil kadar Sevgi’yle cikmis ve defalarca cinsel iliskiye girmisler. Bir yilin sonunda Mustafa sevgi’ye kendisini hemen teslim eden bir kizla evlenemeyecegini ve birkac basit neden daha gösterip ayrilmis. Bu esnada Mustafa’nin da cok samimi oldugu Özcan isimde sinif arkadaslarindan biriyle cikmaya basliyor. Sevgi, Özcan’in kendisini begendigini ve asik oldugunu bildigi icin, hem de Özcan’la cikarsa Mustafa’nin kiskanacagini böylece Mustafa’dan da kendince intikam almis olacagini düsünmüs. Mustafa, Sevgi ve Özcan hem ayni siniftalar hem de bir sürü ortak arkadaslari var. Sevgi, yapacagi her seyin Mustafa’nin kulagina gidecegini cok iyi bildiginden, Özcan’a karsi her ortamda asiri ilgi alaka gösteriyor ve sicak davraniyordu. Hatta Özcan’la yatmaya baslamis bile. Sevgi’nin farkinda olmadigi bir sey vardi, oda Mustafa Sevgi’den alacagini fazlasiyla almis, doymustu. O zamandan sonra Sevgi istedigiyle istedigini yapabilirdi. Sevgi yaptiginin yanlis oldugunu ve Mustafa’nin umurunda bile olmadigini fark ettiginde, Kendisini defalarca gereksiz yere Özcan’a teslim ettigini fark etmis. Bu arada Ben sevgiyle bir arkadasimin vasitasiyla yeni, yeni tanisiyordum. Sevgi gene ayni arkadas gurubundan Ferhat diye birinden hoslanmaya baslamisti. Özcan bunun farkindaydi ve Sevgi’yi ailesine söylemekle tehdit etmeye baslamis. Özcan; sevgi’ye acik ve net bir sekilde “eger beni birakmaya kalkarsan aileni arar, onlara kizlarinin artik bakire olmadigini benden önce birilerinin bozdugunu, benimle de yattigini ve hatta okulda nerdeyse yatmadigi kisi kalmadigini ve diger arkadaslarini da sahit gösterebilecegini” söyleyerek tehdit ediyordu. Özcan cani cinsellik istediginde bu tehdidi kullanarak Sevgi’yi evine cagiriyor isini bitirince de evine gönderiyordu istedigi. Sevgi’nin kendisini birakma olasiligini ortadan kaldirmisti. Özcan icin gene de ortada bir Ferhat sorunu vardi. Bunun yöntemini de bulmustu. Özcan evinde ve arkadaslarinin evinde birkac defa parti düzenlemis, tüm arkadaslarini cagirmis ve özelliklede Ferhat’in bu partilere gelmesini saglamisti. Ferhat’in da bulundugu partilerde Özcan, Sevgi’yi her zamanki gibi ailesine söyleme tehdidiyle korkutup, Sevgiyi diger odaya götürüp bazen kapiyi kitleyip bazen de kapiyi kitleme den Sevgi’yle iliskiye giriyordu. Ferhat sürekli ortak arkadaslarindan Sevgi’nin kiz olmadigini ve defalarca Önce Mustafa sonrada Özcan’la cinsel iliskiye girdigini duymustu. Ferhat bu partilerde de Sevgi’nin sürekli Özcan’la bas, basa bir odaya kapandigini görmüs, icerden zevk ve inleme seslerini duymustu. Odadan ciktiklarinda üst baslarinin buruk, saclarinin dagilmis oldugunu yani icerde atesli bir sevisme gectigini anlamisti. Sevgi defalarca nedenini ve durumu Ferhat’a anlatmaya calistiysa da anlamak istememis ve en sonunda Sevgiye söyle demis “Ben seni böyle kabul etsem bile ailem kiz olmadigini anladiginda onlar kabul etmez. İlerde bunlar karsimiza cikar ve rahat durmazlarsa ve gene tehditle senle olmak isterlerse ne yapacagiz. Ben bu düsüncelerle senle olamam” diyip olayi kapatmis. O dönemlerde Sevgi’yle iyice samimi arkadas olmustuk ama bu olaylardan haberim olmamisti.

Artik Sevgi hakkinda her seyi biliyordum. Benimle bakire olmadigi ve bu durumdan kurtulmak icin evlenmek istedigini acikca ve dürüstce söylemisti. Bu dürüstlügü ve yalan söylememesi benim icin kâfiydi. Bana bunlari anlattiginda ona her konuda yardimci olacagima söz verdim ve ise önce Özcan olayini cözmekle baslayacagimi söyledim. Sevgi yasadiklarinin ailesinin duyup üzülecegini düsünüyor ve bu yüzdende cok korkuyordu. Özcan’i aradim ve artik sevgi’yi rahat birakmasini ve ondan uzak durmasini, aralarinda gecen her seyi bildigimi söyledigimde beni Sevgi’nin ailesini aramakla tehdit etmeye kalkinca. Solugu doruca Özcan gilin mahallesinde aldim. Zaten deli dolu yasiyordum kavga ve dövüstense kacmiyor tam aksine bu tür seylerden zevk aliyordum. Birkac ufak olaydan sonra Özcan sevgiden uzak durmaya baslamisti. Hatta tamamen Sevgi’den bagini koparmis, azini kapatip kösesine cekilmisti. Artik Sevgi’yle resmen cikiyor ve evlenme planlari yapiyorduk. Sevgi bana nerde, kiminle, ne yapacaklari ve nereye gidecekleri bilgisini vermesi ve dürüst olup yalan söylememesi sartiyla, hayatinda olmadigi kadar rahat birakiyordum. Evlenmemize oldukca az bir zaman kalmisti ve Sevgi bana telefon acarak eski okul arkadaslardan birinin dogum günü partisi oldugunu, eger müsaade edersem partiye gitmek istedigini söyledi. Sevgi ailesine de bir kiz arkadasinda kalacagini ve partide Murat’in, Özcan’in ve Ferhat’in kesinlikle olmayacagini, onlar olursa partiye gelmeyecegini arkadasina söyledigini. Ola ki ters bir sey olursa da hemen oradan cikacagini ve bana haber edeceginin sözünü verdikten sonra. Bende partiye gitmesine izin verdim. İcimden bir ses orada bir sey olacagini söylüyordu bunu Sevgi’ye de söyledim ama gitmesine mani olmadim. O aksam bende hem gece calisacak hem de ise erken baslayarak mesai yapacaktim. Sabah isten cikinca Sevgi’yi aradim hala parti yapilan evdeydi. Sesi biraz garip geliyordu, gelip onu almami istedi. Bende dogruca Sevgi’nin yanina gittim. Yaklasinca haber ettim Sevgi asagi indi ve dogruca sahil kenarin gittik. Sevgi’nin hareketleri suc islemis birinin hareketleri gibiydi. Sevgi’ye her zaman “yaptigin bir seyden pismanlik duyma, pismanlik duyacagin bir seyi de yapma” derdim. Sevgi’nin o gece cinsel iliski yasamis olabilecegini tahmin ediyordum ve Sevgi’ye ilk önce “yaptigin her neyse pisman misin” diye sordum. Oda ona her zaman söyledigim sözden dolayi “pisman degilim, sadece sana karsi nasil böyle bir sey yaptim ona kiziyorum” diyince o gece yasadigi her seyi anlatmasini söyledim. Sevgide bana her seyi anlatmaya basladi (Bu kismi size Sevgi’nin aziyla anlatmak istiyorum):

Oldukca güzel ve kalabalik bir partiydi. O malum üc kisi haric hemen, hemen herkes vardi. Hepside siniftan ve liseden arkadaslarimdi yabanci kimse yoktu. İlk baslarda sadece kola, fanta gibi icecekler vardi. Saat 19.00 gibi yavas, yavas millet evine gitmeye baslamisti. Saat 20.00 gibi evde ben, kiz arkadasim ve parti sahibiyle iki erkek daha vardi. Biri alkol aldi geldi, hep beraber bir iki bardak ictik. Ben ve kiz arkadasim daha ikinci bardagi bitirmeden sarhos olmaya baslamistik. Kiz arkadasim ve erkek arkadasi ickilerini de alip diger odaya gectiler. Bende iki arkadasimla biri uzun boylu 1.85 civarlarinda, digeri de 1.70 boylarinda icerde oturuyor yari ayik yari sarhos sohbet ediyor bir yandan da yavas, yavas ickimi bitirmeye calisiyordum. Uzun boylu olan beni dansa kaldirdi ve dans etmeye basladik. Kafam iyice ucmustu, bana siki, siki sarildigini ve hafiften oksadigini hatirliyorum. Acikcasi ondan biraz hoslaniyordum. Digeri de bizi izliyordu. Bardaktaki son yudumu ictigimde artik iyice sarhostum. Ayakta duracak halim yoktu. Uzun boylu olan dans ederek beni ayakta tutmaya calisiyordu. Bir ara digeri de arkamdan sarildigini, sonrada yere yatirdiklarini ve beni soymaya basladiklari hatirliyorum. Karsi koymak istiyordum ama uzun boyluyla da bir kere olsun beraber olmak istiyordum. Sonra uzun boylu üstüme cikip iliskiye girdigimi o esnada digeri de sürekli elime ve azima vermeye calisiyordu. Digeriyle yerleri degistiler ve devam ettiler. Sürekli bir seyler söylüyorlardi ama hatirlamiyorum cok sarhos olmustum. Birkac kez sarhos olarak iliskiye girdigimi biliyorum. Sonrada sizmisim gözümü actigimda yerde ücümüz ciril ciplak yatiyorduk. O anda bir garip oldum. Acikcasi uzun boyluyla yatmayi istedim ama böyle, bu sekilde olacagini düsünmedim. Kendimi bir anda cok kötü hissettim, sana karsi suclu hissettim. Diyerek yasadigi ani detaylica anlatmisti. Gayet sakin bir sekilde Sevgi’ye, eger yasadigin olaydan zevk aldiysan pisman degilsen benim icin bir sorun yok. Sevgide pisman degilim sadece sana karsi kendimi suclu hissediyorum dedi. Bende tekrar söylüyorum eger bundan zevk aldiysan sorun yok demem üzerine bunu gercekten sorun yapmadigima emin olmus hem de cok sevinmisti. Benden sert bir tepki ve hatta ayrilmami bekliyordu. Oysa ben fantezileri olan biriyim, partnerimin zevk aldigi sürece onu izledigim veya bana her seyi anlattigi sürece benim icin hicbir seyin önemi yoktu. Bir daha da onlarla görüsmedi, bizde bir süre sonra evlenmistik. Esimin bakire olmadigini kimseye söylemedim, halada esimi evlendigimizde kiz olarak biliyorlar.

Ben eglence düskünü oldugum icin sürekli disko veya barlara takilmaya devam ediyordum. Evlenince de esimi de götürmeye devam ettim. Genelde arkadas gurubuyla gidiyor nadiren bas basa eglenmeye giderdik. Baslarda gayet normal egleniyor ve evimize geliyorduk. Bir ara dikkatimi arkadaslarimin karima caktirmadan bakislari ve dans ederken yaklasmalari cekti. Bir aksam eglence dönüsü bunu Sevgi’ye yani esime söyledim. Oda eger rahatsiz olduysan ben gemliyim dedi. Gülümsedim hic de rahatsiz olmadim tam aksine bu hosuma da gitti, senin acindan sakincasi olmadigi sürece benim icinde bir sorun yok dedim. Her eglence dönüsü karimla bir birimize kimin nasil baktigini konusuyorduk. Bu zamanla sevisme öncesi sohbeti, zamanla ön sevisme ve ilerleyen zamanlarda da sevisme esnasinda fanteziye dönüstü. Karimla sikca iliskiye giriyordum ama bir sorun vardi. Karim normal iliski yoluyla orgazm olamiyordu. Ben karimla iliskiye girdigim esnada karim kendisine mastürbasyon yapiyor, yada beni bosalttiktan sonra sevismeye devam ediyorduk. Bu esnada da karim kendisine mastürbasyon yaparak bosaliyordu. Bu olayi esim kendisine fazla sorun yapmiyordu. Ama benim icin sorundu. Ben partnerimin veya esimin de orgazm olmasini, bosalmasini istiyordum.

Oldukca iyi kazandigim icin esimin calismasina gerek yoktu. Esim evde bos, bos durmaktan sikilmis, vakit gecirmek icin is bakiyordu. Esime baktigi isin eve yakin olmasini ve fazla stresli bir ise bakmamasini tembihlemistim. Karim evin oldukca yakininda bir is bulmustu. Sabah 09.00 da ise gidiyor aksamda en gec 18.00 – 19.00 gibi evde oluyordu. Karimla her sevismemizde fantezi kurmaya devam ederken bir gece ilisk**en sonra esim bana “eger müsaade edersen patronumla yatmak istiyorum” dedi. Sasirmistim duraksadim, esim “istemiyorsan unuta bilirim bunu” diyince “yog beraber olabilirsin, beklide seni orgazm edebilir. Ama bir sartim var, bende seni baskasiyla olurken izlemek istiyorum, bunu kabul edersen istediginle olabilirsin” dedim. Önce olumsuz olarak bakan karim sonra kabul etti. O gün bir birimize bazi sartlar koymustuk. Sartlarimiz söyleydi:

Sevgi’nin Yani Karimin Sartlari:
1- Beraber olacagi kisiyi kendim secerim.
2- Tek gecelik bir iliski istemiyorum.
3- Pornografik bir ilisk**en daha cok duygusallik, ask, sevgi olan bir iliski olmali.
4- Neler yapacagima yatakta nasil olacagima karismayacaksin.
5- Prezervatif kullanmam. Hamile kalmamak icinde dogum kontrol hapi, iliski sonrasi hapi veya igne yöntemiyle korunmak istiyorum.
6- Ben biriyle beraber olurken cinsellik yasarken senin yani basimizda olmani istemiyorum. Bana söylemeden gizlice izleye bilirsin. Ne zaman, nerde, nasil, izleyecegini de sen bana söylemeyeceksin.
7- İliski yasayacagim kisiler, asla bu fantezimizi bilmeyecekler.
8- Flört ederken cikarken bana iliskiyi bitirmem icin israr etme. Bitmesi gerektigi yerde ben bitiririm.
9- Tahminlerin ve hislerin kuvvetli o yüzden sana biri hakkinda düsünceni sordugumda ve sana yasadiklarimi anlattigimda bana arkadas gibi ol.
Karimin sartlari bunlardi. Benim sartlarim ise:

Kemal’in Yani Benim Sartlarim:
1- Sectigin partnerinle yasayacagin konusacagin her seyi bana anlatmalisin.
2- Kiminle iliskiye girecegin beni ilgilendirmiyor ama ilk ani ve sonrakileri bizim evde yapacaksin. Özelliklede ilk ani mutlaka izlemek istiyorum.
3- Baska yer ve mekânda da iliskiye girebilirsin ama bu yer ve mekân benim sizi gizlicede olsa izleyebilecegim bir yer olmali.
4- İliskiye girip isin bittiginde ve yanima geldiginde vajinanda hala spermlerin olmasini ve spermler varken en az bir kere benle de iliskiye girmeni istiyorum.
5- Cinsellik esnasinda rahat olmani ve hosuna giden her seyi yapmani isterim.
Gibi basit sartlarimdan sonra esim patronuyla iliskiye girmis ve koydugumuz sartlara uygun kalmistik. Karim evlendikten sonra ilk kez patronuyla yapmis, henüz 18-19 yaslarindaydi. Patronundan son birkac kisiyle de iliskiye girmisti. Her is yeri degistirdiginde yeni birini mutlaka buluyor bende onlari gizlice izliyordum. Genelde bir kisiyle üc ay ila dokuz ay arasinda flört ediyor, bu flört döneminde de sikca iliskiye giriyor bende defalarca izliyordum.

Karimin iliskiye girdigi kisiler sirasiyla
1- Patronuyla 4-6 ay arasi
2- Ayni is yerinde patronun hem arkadasi hem de müsterisiyle bir kere iliskiye girdi.
3- İnternet kâffede tanistigimiz bir gencle (O zaman evimizde internet baglatmamis oldugumuz icin kâffeye takiliyorduk) yaklasik bir ay kadar onla iliski yasadi.
4- Bir alisveris merkezi icinde bir magazada, kasiyer olarak calistigi siralardaki is arkadasiyla üc ay
5- Özel bir egitim kurumunda sekreterken ögrencinin biriyle 3-4 ay
6- Bir servis biriminde calisan is arkadasiyla nerdeyse bir yil
7- Normal bir paylasim sitesinde tanistigimiz biriyle birkac kez iliski yasadi.
8- Eski lise zamanindan tanidigi bir arkadasiyla yaklasik bir senden biraz fazla süren bir iliskisi oldu.
9- İnternet üzerinden tanistigimiz biriyle, sadece bir kere grup yaptik, bunu da bir kereye mahsup yapti.
10- Yarim kalan egitimini tamamlamak icin gittigi Üniversite den biriyle yaklasik 1,5 ila 2 sene kadar sürdü.

Bunlarin disinda tam olarak emin olmasam da bazi kisilerle de bir seyler yasamis, sevismis olabilecegini düsünüyorum. Bu fikre kapilmama de neden olan sey ise, hani hep deriz ya Türkce lastik gibi, nereye istersen oraya cek. Bazen msn’de, bazen de cep telefondaki silmeyi unuttugu mesajlarini okudugumda, bende sanki o kisilerle sevismis veya aralarinda bir seyler gecmis olabilecegi fikrini uyandirdi. Firsat buldukca ve elimden geldikce size yasadigimiz o güzel anlari detaylica yazip paylasmaya calisacagim.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Öğrencim-2

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Babes

Öğrencim-2
Gecenin o saatinde koltukta oturmuş başımdan geçenleri düşünüyordum. Ne yapacaktım? Nasıl kurtulacaktım bu durumdan? Kurtulmanın yollarını arıyordum. Kendime hakim olamadım bu durumdan zevk almıştım, bu durumdan utanıyordum. O saatte karar vermeliydim ne yapacaktım onun teklifini kabul etmelimiydim yoksa istifa edip okuldan ayrılmalımıydım. Bu çözüm olmazdı birlikte yaşadıklarımızıda kameraya çekmişti ve benim elim kolum bağlı şekilde ne yapmam gerektiğini bilmeden saatlerce oturduğumun hatta o şekilde uyuya daldığımı sabah uyanınca farkettim. Bu durumdan kurtuluş yoktu ve dediğini yapacaktım buna karar vermiştim 20 yaşında ki öğrencimin sevgilisi olacaktım, zorla bir aşk yaşayacaktım.
Sabah kalktığımda duş aldım, kahvaltımı yaptım bugün günlerden Cumaydı dersim 10 da başlayacak tı haftanın son iş günüydü benim için önümde 2 gün tatil vardı. Durumumu bir daha düşündüm, 20 yaşındaki genç benimle sevgili olmak istiyordu ama genç bir yaşta olmasından dolayı bir müddet benle çıkıp sonra benden sıkılır düşüncesi aklıma geldi ne de olsa gençler bir hafta da çok sevgili değiştiriyordu. Aynanın karşısına geçip hazırlanmaya başladım, elbise dolabımı açtım bir tane siyah etek giydim. Bu eteği giyerken bile dürüst olamıyordum kendime çünkü hem bunu yaşamak istiyordum hemde bundan korkuyor ve kendimden utanıyordum. Giydiğim eteğimin boyutu kısa değildi normal uzunluktaydı. ÜStümden de uzun kollu bir üst giydim ve artık gitmeye hazırdım. Arabaya bindim okula doğru sürmeye başladım ne kadar dikkatli olmaya çalışsamda gene de kendimi tuttamayıp dalıyordum. Okula geldim odama giderken karşıdan gelen batuhandı. Yüzüme gülümsedi, rengim değişmişti kıpkırmızı olmuştum. Odaya girdiğimde Batuhandan bir mesaj geldi. Günaydın aşkım giydiklerinle harika gözüküyorsun, artık güzel bir çift olacağız seni seviyorum . Nasıl bu kadar erken sevebilir ki, ne cevap yazmam gerekiyor du. Aklıma ilk gelen şeyleri yazmaya başladım Batuhan seninle sevgili olmayı kabul ettim yalnız aklımda soru işaretleri var, bunları konuşablirmiyiz? . 3 dakika geçmeden cevap geldi Azra biz sevgiliyiz yani bana öyle davran beni sev, bu akşam ilk romantik yemeğimizi yeriz ve orda sohbet ederiz, bu giydiklerinle gel yemeğe akşam yemeğinde görüşürüz aşkım . Dediğini yapmak zorundaydım ben buna mecbur hissettim Tamam Aşkım şeklinde cevap yazdım. Bana mesajla nerde yemek yiyeceğimizi yazıp yolladı.
Akşam dediği yere gittim lüks bir restauranttı, içerde hiçbir tanıdık yoktu, özellikle bunu kontrol ettim garson yanıma gelip Azra hanım bende benim gibi başımı salladım. Kendisini takip etmemi istedi. Onu takipten sonra Batuhanın yanına gittim. Batuhan beni ayakta karşıladı yanıma geldi sarılıp dudağıma bir buse kondurdu. hoşgeldin Aşkım dedi. Bende ona hoşbulduk Aşkım dedim oturduk. Menuye gözüm ilişince buranın fiyatlarının çok abartı olduğunu gördüm bu yaşıma kadar kimse beni böyle bir yere götürmemişti. Bunları düşünürken Batuhan sessizliği bozdu.
-Aşkım Azram umarım burayı beğenirsin
-Canım beğendim beğenmesine de neden bu kadar pahalı bir yere geldik ki
-Bebeğim ben herzaman senin hayalini kurdum, ben sana aşıktım hemde gerçekten aşığım, burda bulunmamızın iki sebebi var birincisi burası pahalı kimse gelmez ikincisi ise sen her zaman en iyisine layıksın.
İlk defa böyle bir hisse kapıldım onun sözleri çok hoşuma gitmeye başladı.
-Peki öyle olsun Canım ama bazı kurallarım var.
-Nedir?
-Okulda bana hocam demeye devam edeceksin derslerime girmemeye gayret göstereceksin merak etme madem sevgili olduk benim dersimden kalmayacaksında derken gülümsedim
-Tamam canım okulda hocamsın
-Hiçbir arkadaşına benden bahsetmeyeceksin
-Peki Aşkım
İpleri elime almıştım kim tutar beni diye düşünmeye başladım nedersem kabul edeceği hissine kapılmıştım. konuşmaya devam ettim
-Dışar….. sözümü kesti
-orda dur bakalım canım senin isteklerin okul sınırları içerisinde geçerli şimdide benim kurallarımı dinleyeceksin ben seninkileri kabul ettim sende benimkileri kabul edeceksin dedi.
-Nedir peki
-Okulda fazladan oyalanmak yok, okul içerisinde derste değilsen mesajlarıma cevap yazacaksın, okul dışında hep yanımdasın ve en önemlisi sexte bana hiçbirzaman hayır demeyeceksin
Şok olmuştum resmen ipleri elime aldığımı düşenerek ne kadar da yanıldım. Tamam anlamında başımı salladım. Yemekler yendi. Sonra Batuhan hesabı ödedi arabama doğru benle geldi beni yolcu edecek diye düşünürken yanıma oturmak için diğer koltuğa yöneldi. bu hafta sonu sendeyim bebeğim dedi.
Arabadan inip içeri geçtik kapıyı kapattığım an kolumdan tuttu ve beni kendine çekti. dudaklarımı emmeye başladı. Eliyle kalçamı sıkıyordu. Karşılık vermeye başlayınca keyiflendiğini gördüm. Beni omuzlarından aşağı ittirdi istediğini anladım, önünde diz çökmüştüm. Tam pantolonun zipini açacaktım ki beni durdurup Aşkım bak ben çok iyi bir eş olurum ama sexte tam biir canavarım ve sen buna itaat edeceksin başka çaren yok dedi gülerek. Kendimi çaresiz hisettim sadece evet diyebildim. Pantolonun zipini açtım, yarağını dışarı çıkardım. Kocamandı başına bir öpücük kondurdum, gözlerinin içine bakarak. Aferin orospucuğum, sevgilinin yarağına tapacaksın artık, o senin istediğin gibi kullan sevgili kaşarım benim dedi. Başını hafifçe ağzıma aldım, kendiside zevk alıyordu ama daha fazlasına ihtiyacı vardı, iki eliyle başımı tuttu ve birden köküne kadar soktu. Kusacak gibi oldum, gırtlağımda hisediyordum kendisini. Birden hepsini çıkarınca bir rahatlama geldi ama gözlerimden de yaşlar gelmeye devam ediyordu. Yarağıyla suratıma vurmaya başladı, resmen beni yarağıyla tokatlıyordu. Saçlarımdan çekerek koltuğa doğru götürdü beni, orada beni domaltarak parmağıyla amıma girmeye başlamıştı, farklı bir zevk kendimi durduramıyordum. Boşalacaktım artık çok az bir zamanım kalmıştı ki elini amımdan çekti ve yarağını amıma sürtmeye başladı.
– Orospucuğum bu yarakla ne yapmamı istiyorsun diye sordu
-İçime sok
-Ben itaatkar köpekleri sadece sikerim, sen öylemisin?
-Sadece sik beni lütfen
-O kadar acele değil Köpek sen benim neyimsin?
-Lütfen sik beni
Kalçama sertçe bir tokat atmıştı
-Tekrar sormayacağım sen benim neyimsin?
-Orospunum şimdi lütfen sik
Bir anda hepsini sokmuştu artık karşı gelemiyordum, o kadar çok zevk alıyordum ki beni öyle sikmesi için artık hergün ona yalvarabilirdim de, hızlı hızlı pompalıyordu. Sevgilim demişti ama yatakta da kölesi olmuştum. Çok güçlüydü bunu hisetmem bana daha fazla haz veriyordu. Bir anda durdu ve yarağını amımdan çıkardı. Bende dayanamadım
-Lütfen geri sok orospun seni istiyor hatta köpeğin lütfen sana yalvarıyorum devam et sik beni
-Bugünden sonra bana her şekilde itaat edecekmisin?
-Evet edeceğim sen benim efendimsin
Beni döndürdü bu sefer sırt üstü koltuğa uzandım tombul bacaklarımı omzuna aldı, beni gene sikmeye başladı o kadar hızlı ki bana doğru eğildi suratıma tokat attıp seni seviyorum orospu dedi. Ne yaptın bana bilmiyorum ama bende seni seviyorum, Benim sahibimsin hem kalbimin hem bedenimin dedim. Hızlandı boşalacaktı belliydi ben ise çoktan boşalmıştım içime boşalma lütfen korunmuyorum dedim. Yarağını çıkarıp yüzüme doğru tüm spermlerini bıraktı o şekilde fotoğraflarımı çektikten sonra duşa girdim, arkamdan kendisi de girdi. Duştan çıkıp yatağa geçtik başımı göğsüne yasladım o şekilde uyumuştum o kadar huzurluydu ki artık kendimi daha güvende hisediyordum, Aşkımla, Sevgilimle, Sahibimle…….

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

film izle taksim escort mecidiyeköy escort bakırköy escort şişli escort ankara escort antep escort sex hikaye kocaeli escort kocaeli escort çankaya escort sex hikayeleri otele gelen escort Bahis sitesi ankara escort bahçeşehir escort Escort bayan Escort bayan bahisu.com girisbahis.com kuşadası escort bayan şişli escort ensest hikayeler hurilerim.com Antalya escort kırklareli escort kırşehir escort kocaeli escort konya escort kütahya escort malatya escort manisa escort maraş escort mardin escort mersin escort Escort ankara Ankara escort bayan Ankara rus escort Eryaman escort bayan Etlik escort bayan Ankara escort bayan Escort sincan Escort çankaya beşiktaş escort bakırköy escort sincan escort dikmen escort escort antalya rus escort keçiören escort etlik escort porno porno görükle escort bayan Escort beylikdüzü escort escort escort escort travestileri travestileri bursa escort bursa escort bursa escort bursa escort xnxx Porno 64 alt yazılı porno bursa otele gelen escort bursa escort bayan porno izle Anadolu Yakası Escort Kartal escort Kurtköy escort Maltepe escort Pendik escort Kartal escort şişli escort gaziantep escort istanbul travesti istanbul travesti istanbul travesti ankara travesti Moda Melanj